Hiç şansım olmadı. Gardiyanlar, onu dövüp başka bir bölüme gönderdiler. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة , الضباط فرقوهم ونقلوه الى قسم آخر |
Iıı, ben değil. Kimsenin hayatını cehenneme çevirme şansım olmadı. | Open Subtitles | لست أنا، لم تسنح لي الفرصة لجعل حياة أي أحد باىسة |
Alicia'yı ortak olarak terfi ettirdiğin için sana teşekkür etme fırsatı bulamadım. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لشكرك على ترقية أليشا لمنصب شريكة |
Baba, sorma fırsatı bulamadım. Artie ile yeniden bir araya gelmeniz nasıl geçti? | Open Subtitles | أبي لم تسنح لي الفرصة لأسألك، كيف جرى لقاؤك بـ"مارتي"؟ |
Sizinle pek takılamadık. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لأكون معكم يا شباب |
Ona deli gibi aşıktım, ama hiç fırsatım olmadı. Çünkü; sadece üniversiteli kızlarla çıkardı. | Open Subtitles | كنتُ مغرمةً به، لكن لم تسنح لي الفرصة قطّ، لأنّه لم يكن يواعد سوى فتيات الجامعة. |
Tasarladığımdan beri bu yaramaz çocukla oynama fırsatım olmamıştı. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة للعب مع هؤلاء الاشخاص السيئين منذ أن صممته |
Onunla vedalaşma şansım olmadı. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لوداعها , أتعرفين ذلك ؟ |
Bak, hiç öyle bir şansım olmadı tamam mı? | Open Subtitles | اسمع , لم تسنح لي الفرصة أبداً , أفهمت ؟ |
Ama iyi bir çıldırmışlık çünkü daha önce evde olmak için bir şansım olmadı. | Open Subtitles | من ممارسة الأمومة لكنه جنون جيد 'لأنه لم تسنح لي الفرصة كما تعلم |
Hiç bir zaman ona söyleme şansım olmadı. Sanırım sana söyleyeceğim... | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة أبدا لقول الكلمات لها بنفسي |
Dün gece söyleme fırsatı bulamadım. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لأخبرك بذلك ليلة أمس |
Teşekkür fırsatı bulamadım. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لأشكرك |
Rex'in yaptığı şey için senden özür dileme fırsatı bulamadım. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لأعتذر (عم فعله لك (ريكس |
Henüz bunu söyleme fırsatı bulamadım ama Lux'ı Westmonte'a gidecek. | Open Subtitles | تعلم لم تسنح لي الفرصة لأخبرك بهذا ولكن... (لاكس) ستذهب إلى "ويستمونت" |
Sizinle pek takılamadık. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لأكون معكم يا شباب |
Ona geri verecektim, ama hiç fırsatım olmadı. | Open Subtitles | كان يفترض بي إرجاعها إليها لكن لم تسنح لي الفرصة يوماً |
Söylemeye hiç fırsatım olmadı. | Open Subtitles | لم تسنح لي الفرصة لأن أقول لكِ |
Hayır, hiç fırsatım olmadı. | Open Subtitles | كلّا، لم تسنح لي الفرصة. |
Benzin parası vermeye fırsatım olmamıştı. | Open Subtitles | لأنه لم تسنح لي الفرصة لأعطيع ثمن البنزين |