Hayvan yetiştiricisi kampında ECT yapılana kadar sorun değildi. | Open Subtitles | لكنّها لم تكن مشكلة حتّى جعلت المعالجة الكهربيّة بالمخيم التدريبيّ |
- Hayır, hayatımda ilk kez jüriye çağrıldım. sorun değildi. | Open Subtitles | لا، لقد حصلت على مذكرة حضور هيئة المحلفين وللمرة الأولى في حياتي لم تكن مشكلة |
Buradayken sorun değildi. | Open Subtitles | لم تكن مشكلة حين كانت تروج هنا. |
Geleneksel boru şekilde etlerden sıkıldınız mı? Bu hiç sorun olmadı. | Open Subtitles | هل أنتم محبطون من اللحوم التقليدية المدورة؟ لم تكن مشكلة أبدا |
Bu yüzden böbrekteki soruna ya da krize neden olmadı. Muhtemelen asla bir sorun olmadı. | Open Subtitles | السبب في الكلية أو السكتة على الأرجح لم تكن مشكلة |
Iowa'ya gelene kadar da sorun değildi. | Open Subtitles | لم تكن مشكلة إلى أن صارت تباع في أيوا... |
Eğlence konusu sorun değildi, çünkü Jack'in çok amaçlı kumandası vardı. | Open Subtitles | .. التسلية لم تكن مشكلة لأن "جاك" كان لديه . ريموت عالمي |
Ben de Gilligan'in Adası'ndaki... Ginger için bu hiç sorun değildi dedim. | Open Subtitles | وقلتُ أنها لم تكن مشكلة فى المسلسل |
Erzak durumu başlangıçta sorun değildi. | Open Subtitles | ولذا المؤن لم تكن مشكلة اولية |
-Bankalardan çalmak sorun değildi. | Open Subtitles | -السرقة من البنوك لم تكن مشكلة |
Ama bu hiç bir sorun olmadı değil mi? | Open Subtitles | ولكن هذا لم تكن مشكلة اليس كذلك وصولي إليك؟ |
- Daha önce sorun olmadı. | Open Subtitles | - لم تكن مشكلة من قبل - ذلك جيدُ. |
Hiç sorun olmadı. | Open Subtitles | لم تكن مشكلة أبداً. |
- sorun olmadı. | Open Subtitles | لم تكن مشكلة |