Bu kadar çabuk dönmenizi beklemiyorduk. Ofisimde görüşmek ister misin? | Open Subtitles | لم نتوقع عودتك قريبًا جدًا، أتود أن نتحاور في مكتبي؟ |
Herhangi bir koruma olmaksızın... (Werner Schröer, Gündüz Uçuş Lideri) ...Almanya içine bu şekilde bir saldırı yapılmasını beklemiyorduk. | Open Subtitles | حسناً، لم نتوقع أن نذهب فى هجوم بمثل هذا التوغل فى عمق البلاد بدون مقاتلات مرافقه |
Yardım etmesi gerekiyordu. Bize kazık atmasını beklemiyorduk. | Open Subtitles | كان من المُفترض أن يساعدنا إننا لم نتوقع أن يخوننا |
Çok özür dilerim efendim ama misafir beklemiyorduk. | Open Subtitles | اسفين بشده يا سيدى فنحن لم نتوقع مجىء احد |
Hiç beklenmedik bir düşmanım oldunuz. | Open Subtitles | لم نتوقع بأنك خصم عنيد |
Doktor, yarın 19:30'a kadar sizden haber almayı beklemiyorduk. | Open Subtitles | دكتور , نحن لم نتوقع أن نسمعك حتى مساء الغد |
Yağmur beklemiyorduk, değil mi? | Open Subtitles | مثلنا عندما لم نتوقع سقوط الأمطار الآن، صحيح؟ |
Bebek evinde karısını bulacağımızı beklemiyorduk. | Open Subtitles | لم نتوقع أن نجد زوجة في بيت الدُمى. أين زوجكِ؟ |
Bu kadarını beklemiyorduk şimdi beklentileri doyurmalıyız. | Open Subtitles | نحن لم نتوقع اي شيء من هذا لذا الان هناك شيء نتطلع من اجله |
Böyle olacağını biliyorduk ama bu kadar çabuk beklemiyorduk. | Open Subtitles | كنا نعرف أن وضعه خطير لم نتوقع أن يسوء بهذه السرعة |
Sanırım bu kadar kısa sürede bu kadar başarıyı beklemiyorduk. | Open Subtitles | اظن اننا لم نتوقع هذا النجاح بهذه السرعة |
Ama 9 gün daha saldırıyı beklemiyorduk. | Open Subtitles | لكننا لم نتوقع الهجوم قبل تسعة أيام أخرى |
Ama 9 gün daha saldırıyı beklemiyorduk. | Open Subtitles | لكننا لم نتوقع أيّ هجوم لتسعة أيام آخرى. |
Medyada yer almasını beklemiyorduk tabii. | Open Subtitles | بالطبع، لم نتوقع أن يكون الأمر عرضاً عاماً |
Bu kadar güzel şeyler görmeyi beklemiyorduk bile. | TED | لم نتوقع إيجاد أشياء بهذا الجمال. |
Özür dilemeye gerek yok. Çiçekler ve konuşma beklemiyorduk. | Open Subtitles | لا داعى للأعتذار لم نتوقع ورود و هتافات |
Evlilik törenine böyle konuklar beklemiyorduk. | Open Subtitles | لم نتوقع هذا النوع من ضيوف العرس |
- Böyle bir operasyon yapmam. - Sevinmenizi beklemiyorduk. | Open Subtitles | لم أتوقع إنجاز عملية بهذه الطريقة - لم نتوقع أن تفرح بذلك - |
Bizi görmeyi beklemiyordunuz değil mi? - Evet, beklemiyorduk. | Open Subtitles | لم تتوقعي حضورنا للقائكما صحيح- لا، لم نتوقع ذلك- |
Hiç beklenmedik bir düşmanım oldunuz. | Open Subtitles | لم نتوقع بأنك خصم عنيد |