Ve kimse neden yeğenimizin hayatta olduğunu bize söylemedi? ! | Open Subtitles | ولماذا لم يخبرنا احد أن ابنه اختي على قيد الحياة؟ |
Ya da Barley'ye söylediyse, Barley neden bize söylemedi? | Open Subtitles | ولو انها قالت لبارلى لماذا لم يخبرنا بارلى ؟ |
Fakat değilmiş. Ölüm sonmuş. Kimse bunu söylememişti. | Open Subtitles | لكنه ليس كذلك الموت هو النهاية لم يخبرنا احد بذلك |
Bize ondan bahsetmedi ve bildiğim kadarıyla ona da bizden bahsettiğini sanmam. | Open Subtitles | هو لم يخبرنا عنها ولا أظن أنه أخبرها عنا بقدر ما أعرف |
Sormamam gerektiğini biliyorum." Ama kimse söylemiyor. | Open Subtitles | أعلم أنه من الأفضل ألا أسأل، أعني أنه لم يخبرنا أحد من قبل.. |
- İyi olduğunu söylemek için aradı, ama başka bir şey söylemedi. | Open Subtitles | لقد اخبرنا انه بخير ولكنه لم يخبرنا بأى شىء اخر |
- Muhtemelen, Başbakanımız bize anlatmadı, çünkü bize güvenmedi? | Open Subtitles | من المحتمل أن رئيس الوزراء لم يخبرنا لأنه لا يثق بنا صحيح |
Ya da öylelerdi, ama Dumian bunu bize söylemedi, değil mi? | Open Subtitles | أو أنهم هم من كانوا يستخدموننا ، لكن ديمون لم يخبرنا بذالك ، هل فعل ؟ |
Çok agresifti, bizi hassaslaştıran konuda satın alma yaptığını bize söylemedi. | Open Subtitles | كان مندفعًا. وصفقات شراء الشركات التي لم يخبرنا عنها جعلتنا في موقف حساس |
Bir piyon daha aldı Harry. ama daha hamlesini bize söylemedi. | Open Subtitles | لقد أسقط بيدقاً آخر يا "هاري" ولكن لم يخبرنا بنقلته. |
Evde olduğunu baban niçin bize söylemedi? | Open Subtitles | لماذا لم يخبرنا والدُكِ بأنكِ في البيت؟ |
Kuralları değiştirmek istediğini bize söylemedi. | Open Subtitles | لم يخبرنا ابداً انّه يريد تغيير القواعد |
Muhtemelen bu yüzden bize söylemedi. | Open Subtitles | وربّما لهذا السببّ عينه لم يخبرنا. |
Liberty Coast'tan kredi kartı olduğunu söylememişti. | Open Subtitles | " لم يخبرنا أن لديه بطاقة ضمان في " ساحل الحرية |
O bize adını söylememişti. Bizimle konuşmuyor. | Open Subtitles | لم يخبرنا بأسمه وهو يرفض التحدث لنا. |
Çavuş henüz söylememişti ama Falkenau denen yere sevkediliyorduk. | Open Subtitles | الرقيب لم يخبرنا بعد (أنة سيتم أرسالنا الي مكان يدعي (فالكيناو |
Bize bahsetmedi ama sanırım koşarken gözyaşı dökmüştür. | Open Subtitles | .. لم يخبرنا بذلك لكنني أعتقد أنه ذرف الدموع أثناء الهرب |
Baş şüphelimiz ile arkadaş olduğundan da bahsetmedi. | Open Subtitles | و هو لم يخبرنا بأنه كان صديقاً للمشتبه به الرئيسي ، كذلك |
Kimse bir şey söylemiyor. Pekala, yardımcı olmuyorsun. | Open Subtitles | لم يخبرنا أحد بشيء حسناً، توقفي عن التأملات |
Saldırısının üzerinden haftalar geçti ve Birlik bize hiçbir şey söylemedi. | Open Subtitles | , لقد مر اسابيع منذ هجومه . والاتحاد لم يخبرنا أي شيء |
Aptalca oyunlar oynayan kendisi. Neden bize anlatmadı? | Open Subtitles | هو من يقوم باللعبة السخيفة لماذا لم يخبرنا ؟ |
Sırf birileri neyle karşı karşıya olduğumuzu söylemediği için ölen, bir sürü iyi adam gördüm. Ben de bir sonraki göreve gittim, çünkü böyle yaparız, öyle değil mi? | Open Subtitles | وذلك فقط لان لم يخبرنا احد عما سنواجه لأن ذلك ما يجب ان نفعله, اليس كذلك؟ |