O adam kardeşinize yardım etti. Yanlış bir şey yapmadı. | Open Subtitles | ذلك الرجل ساعد أختك الصغيرة لم يرتكب أي خطأ |
Siz yanlış bir şey yapmadınız. Kocanız yanlış bir şey yapmadı. | Open Subtitles | أنت لم ترتكبي أي خطأ وزوجكِ لم يرتكب أي خطأ |
Yardımımıza muhtaç. Kardeşi yanlış bir şey yapmadı. | Open Subtitles | تحتاج لمساعدتنا أخاها لم يرتكب أي جريمة |
Onu bunca yıl cezalandırdım. Yanlış bir şey yapmadığı halde. | Open Subtitles | عاقبته طوال تلك السنوات وهو لم يرتكب أي خطأ قط |
Sanırım senin davranışın sanki onun yanlış bir şey yapmadığı yönünde olmalı. | Open Subtitles | أظن يجب أن يكون موقعنا الرسمي أنه لم يرتكب أي خطأ |
Eğer bir şey yapmadıysa neden onu dışarı attın? | Open Subtitles | طالما لم يرتكب أي خطأ، فلمَ وضعته بالخارج؟ |
Eğer bir şey yapmadıysa neden onu dışarı attın dedim. | Open Subtitles | سألت طالما لم يرتكب أي خطأ فلمَ وضعته بالخارج؟ |
Yanlış bir şey yapmadınız. | Open Subtitles | أنت لم يرتكب أي خطأ. - حسنا؟ |
- O bir şey yapmadı. | Open Subtitles | -والآن، إنبطح أرضاً! -إنه لم يرتكب أي جرم! |
Gerek yok. Kötü bir şey yapmadı. | Open Subtitles | بكل صراحة، لا لم يرتكب أي خطاً |
Hayır! Hayır, yapamazsınız! O yanlış bir şey yapmadı! | Open Subtitles | كلا، كلا، لا تستطيعون لم يرتكب أي خطأ |
Aslında adam yanlış bir şey yapmadı. Bu yüzden... | Open Subtitles | صراحة ، هو لم يرتكب أي خطأ |
Yanlış bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لا تقلقي ، لم يرتكب أي خطأ |