Nakil için elimizde zaten ihtiyacımız olandan fazla kan var. | Open Subtitles | لاننا لدينا ما يكفي من الدم لنقله من شخص لآخر |
Artık çok geç. Nakil imkanı kalmadı. | Open Subtitles | لقد فات الآوان لا توجد وسيلة متاحة لنقله |
Bunu oraya taşımak için enerji tüketirim. | Open Subtitles | سيتوجب على أن استهلك الطاقة لنقله الى هناك. |
Sanırım onu altıncı kata taşımak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | أعتقد أننا سنضطر لنقله إلى الطابق السادس. |
Halk oldukça meraklı ve meslektaşlarım Cuiver ve Sicard, İç İşleri Bakanı'ndan onu Paris'e nakletmek için izin aldı. | Open Subtitles | الفضول الشعبي مرتفع، وزملائي حصلوا على تصريح من وزير الداخلية لنقله إلى باريس. |
Ama ortada hayati bir tehlike olmamasına rağmen ambulansın geçişine izin verdi. | Open Subtitles | حينها لم يكن بحاجة لنقله بسيارة الإسعاف |
Nakil için hazırlanıyoruz. | Open Subtitles | بمعدل 80 في الثانية علينا انعاشه بالتنفس الصناعي واستعدوا لنقله. |
Nakil gemisi Sabah 10'da | Open Subtitles | يمكننا إرسال مركبه لنقله بالعاشره صباحاً |
Nakil güzergâhını bilmiyorum. | Open Subtitles | لا علمَ لديَّ من الأساس عن الطريقِ المُتبعُ لنقله |
Onu götürmek için Nakil ekibinin gelmesini beklemeliydin. Kendi başıma yapabilirim. | Open Subtitles | كان يجب أن تنتظري النقل لنقله - أستطيع فعل ذلك بنفسي - |
Tuğamiral hisarı ele geçirip altını Havana'ya Nakil için hazırlayacak. | Open Subtitles | العميد سوف يتولى عمل الهيكلة ويحضر الذهب لنقله إلى (هافانا) |
Bu adamı Nakil için hazırlamam gerekiyor. | Open Subtitles | عليّ أن أجهز هذا الرجل لنقله |
Bir yemek. Ama eve taşımak için muazzam bir çaba gerekecek. | Open Subtitles | لكنه سيبذل جهدا كبيرا لنقله للمنزل |
taşımak için çok büyük. | Open Subtitles | إنه كبير جدا لنقله |
Onu taşımak iki saat sürdü. | Open Subtitles | أستغرق مني ساعتين لنقله |
Bu konuma taşımak zorunda olduğum sürece, tamam mı? | Open Subtitles | كلما لدي لنقله هو موقع، حسنا؟ |
Tuğamiral hisarın kontrolünü alacak ve altını Havana'ya taşımak için hazırlayacak. | Open Subtitles | العميد سوف يتولى عمل الهيكلة ويحضر الذهب لنقله إلى (هافانا) |
Hastayı palyatif bakımının yapılacağı bir bakım evine nakletmek. | Open Subtitles | لنقله إلى مؤسّسة أخرى تعالج مثل حالته. |
Onu özel bir hastaneye nakletmek için. | Open Subtitles | لنقله إلى مُستشفى خاصة |
Ama ortada hayati bir tehlike olmamasına rağmen ambulansın geçişine izin verdi. | Open Subtitles | حينها لم يكن بحاجة لنقله بسيارة الإسعاف |