"لن تتحسن" - ترجمة من عربي إلى تركي

• iyileşmeyecek
• iyi olmayacak
• daha iyi olamaz
• iyiye gitmeyecek

Doktorlar iyileşmeyecek dediği hâlde küçük kızıma işkence ediyordu.
كانت تعذّب إبنتي، حتى بعد أن قال الأطباء أنّ حالتها لن تتحسن.

Dur bakalım, gruptan biri iyileşmedi diye hepiniz iyileşmeyecek değilsiniz ya.
عدم تحسن حالة شخص واحد في المجموعة لا يعني أنّ حالتك لن تتحسن.

- Çok kötü bir durum. - Herkes benimle çene çalarsa daha iyi olmayacak.
انها قضية سيئة لن تتحسن مع قيام كل شخص بتعنيفي

Ayrıca, işler orda daha iyi olmayacak.
واكثر , هذه الامور سوف لن تتحسن اكثر من هذا

Ve bundan daha iyi olamaz diyorsanız, son anda katılan biri daha var - geri dönen şampiyon ki bence yarışmaya çok kişisel bir şey katacak.
وإن كنتم تعتقدون أن الأمور لن تتحسن لدينا مشترك متأخر مثير عودة البطل وأنا متأكد أنه سيضيف شيء مميز جداً في الإجراءت

Schmidt'i yakalayıp tasmasını elime vermezseniz işler bundan sonra daha da iyiye gitmeyecek.
و الأشياء لن تتحسن من الآن تباعاً الا اذا سلمتموني شميت لانتزع لحمه

İyileşmeyecek. Ama onunla sürekli egzersiz yapıyorsunuz.
ـ لذا، لن تتحسن حالته ـ لكنك تفعل كل تلك التمارين معه

O iyileşmeyecek, değil mi?
إنها إنها لن تتحسن .أليست كذلك؟

İyileşmeyecek miyiz?
سيساعدكما كلاكما على التحسن - لن تتحسن حالتنا؟

Bir yerde felç geçirmiş ve bir daha iyileşmeyecek.
لقد اصيبت من لا شيء و لن تتحسن

Bacaklarım hiçbir zaman iyileşmeyecek.
سيقاني لن تتحسن

Eğer 100 yıldır buradaysanız, bu iyi olmayacak.
حتى ولو مكثتهم هنا مائة عام لن تتحسن الأحوال

İyi olmayacak değil mi?
إنها لن تتحسن , أليس كذلك ؟

Daha iyi olmayacak. Gitgide kötüleşecek.
لن تتحسن حاله حالتهم تسوء فقط

Daha iyi olmayacak.
لن تتحسن

Hayat bundan daha iyi olamaz.
لن تتحسن افضل من هذا

Sorunun ne olduğunu görene kadar işler daha iyiye gitmeyecek.
لن تتحسن الأمور الآن حتى تدرك أين المشكلة

Seçim gecesine yaklaştıkça tahminler daha iyiye gitmeyecek.
حسناً الاحتمالات لن تتحسن كلما اقتربنا من ليلة الانتخابات

Şu anda yaşamış olduğumuz sıcaklık iyiye gitmeyecek.
الحرارة التي نتعرض لها لن تتحسن