Şimdi de tüfeği tut. Artık ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | أمسك البندقية الآن لن نحتاج إليها بعد الآن |
Artık ata ihtiyacımız yok. Posta arabası hattını kapatıyorlar. | Open Subtitles | لن نحتاج إلى المزيد من الجياد لقد أغلق الاسطبل |
Zor bir atlayış olacak. Onlara ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | .القفز سيكون صعب لن نحتاج الى هذه الأشياء |
Eğer onu dengede tutamazsak ameliyathaneye ihtiyacımız olmayacak. - Dengelenecek. | Open Subtitles | لن نحتاج الى غرفه عمليات اذا تمكنا من جعلها مستقرة |
Canı cehenneme! Cumartesi gecesindeyiz. Hafta sonu bileti alırsak tren için pasaportlarımıza da ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | انها ليلة السبت, لن نحتاج الى جواز سفر لكى نسافر خارج الولاية |
-Frenler çalışmıyor. Yavaşlatamıyorum. -O zaman sana ihtiyacımız kalmadı. | Open Subtitles | الكابحات اليدوية لا تعمل ، لا أستطيع أن أبطء إذن لن نحتاج إليك بعد الآن |
Kuş bakışı görme imkanımız olursa takip etmemize gerek kalmaz. | Open Subtitles | إذا حصلنا على نقطة تفوق عُليا لن نحتاج أن نلاحقه |
Biraz paçavra ve bir radyo. Hey, kamyonete ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | بعض الخرق وراديو، لن نحتاج لسيارة نقل .. |
İşler iyi gidiyor. Artık oda kiralamaya ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لدينا غرفة شاغرة و الأمور تسير جيّداً لن نحتاج أن نؤجر الغرفة لأحد بعد الآن |
Bu İngiliz oyuncağına artık ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لن نحتاج لهذه اللعب الإنجليزية بعد الآن |
Bu İngiliz oyuncağına artık ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لن نحتاج لهذه اللعب الإنجليزية بعد الآن |
Artık masaya ihtiyacımız yok sanırım. | Open Subtitles | حسناً , اعتقد اننا لن نحتاج الى الطاولة بعد الان |
Görünüşe göre önümüzdeki iki saat için MRI makinesine ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | يبدو أننا لن نحتاج شاحنة الرنين المغناطيسي للساعتين القادمتين |
- Gittiğimiz yerde görmek için gözlere ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | حيث نحن ذاهبون لن نحتاج للعيون ، لكى نرى |
İyimser olalım ve ona ihtiyacımız olmayacak diyelim. | Open Subtitles | دعنا نكون متفائلون ونقول نحن لن نحتاج ذلك. |
Bak, 50,000 doları aldığımız zaman kimseye ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | انظروا ، اذا حصلنا على الـ 50.000 لن نحتاج الى احد |
Güvenlik kameralarına bir sonraki kısımda ihtiyacımız olmayacak kanısındayım. | Open Subtitles | وأعتقد أننا لن نحتاج كاميرات المراقبة حاليا |
Güvenlik kameralarına bir sonraki kısımda ihtiyacımız olmayacak kanısındayım. | Open Subtitles | وأعتقد أننا لن نحتاج كاميرات المراقبة حاليا |
Bunu yapmak istiyorum ve sorunları bitirirsek lastik eldivenlere ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | . اريد القيام بهذا . و إن قضينا علي الإضطرابات لن نحتاج لهذه القفازات |
Artık şartlar değiştiğine göre, sana daha fazla ihtiyacımız kalmadı. | Open Subtitles | , و الظروف تغيرت كما هو واضح و لن نحتاج إلى خدماتكِ |
Eğer gözlerimin içine bakıp gerçekten bir başlangıç yapmaya hazır olduğunu söylersen taksi tutmamıza bile gerek kalmaz. | Open Subtitles | لو استطعت النظر في عيني وأن تقولي لي إنك مستعدة حقاً لبدء علاقة الآن لن نحتاج حتى إلى سيارة أجرة |
Bu şekilde, kontrol etmek için düşünmekten başka bir şeye ihtiyacımız olmaz. | TED | عندها لن نحتاج لأي شيء للتحكم بالسيارة، ما عدا التفكير في ذلك. |