Aradığımız şüpheli hem yerel hem uluslarası ekiplerden kurtuldu ve yine kurtulmasına izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | ونحن لن نسمح له بالنجاة بفعلته مرة أخرى. |
Her an tekrar gelebilir ve birimizi götürmesine yine izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | سيأتي إلى هنا مجددًا، وعندما يأتي، لن نسمح له بأخذ واحدة منا مجددًا. |
Bunu yapmamalı! Bunu yapmamalı! Buna izin vermeyeceğiz! | Open Subtitles | يجب عليه الا يفعل ، لن نسمح له سنوقفه |
Ve yarın öğlene kadar çıkmasına izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لكننا لن نسمح له بالخروج حتى ظهر الغد... |
Ondan korktuğumuzu bilmesine izin veremeyiz yoksa canımıza okur. | Open Subtitles | لن نسمح له بأن يعرف أننا مذعورون منه, وإلا سيهزمنا! |
Tehlike seviyesi düşene dek inmesine izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نسمح له أن ينزل إلى معدل الخطر |
Bizi bölmesine izin vermeyeceğiz, değil mi? | Open Subtitles | لا، لن نسمح له أن يفرق بيننا صحيح؟ |
Seni tekrar incitmesine izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نسمح له بأن يؤذيكِ مرة أخري |
- Hayır, yapamaz. İzin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | -كلا , لن يفعل , نحن لن نسمح له |
Bunu yapmasına izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | و لكننا لن نسمح له بذلك |
- Buna izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نسمح له بذلك. |
Fakat ona izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | نقاط ضعفنا لكننا لن نسمح له |
Bunu yapmasına izin vermeyeceğiz baba. | Open Subtitles | لن نسمح له بذلك, يا أبي |
Jesse James'i tutuklamalarına izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نسمح له بأعتقال جيسي جيمس |
Ne seni ne de Gon'u öldürmesine izin vermeyeceğiz! | Open Subtitles | لن نسمح له أن يقتلكَ أو أن يقتل (جون)! |
Olmasına izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نسمح له. |
İzin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نسمح له |
Yakayı sıyırmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | ونحن لن نسمح له بالهروب بعيداً {\pos(192,220)} |
Bunu yapmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لن نسمح له |
Bunun olmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لن نسمح له |