ويكيبيديا

    "لهم هو" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Onlar
        
    • Onlara
        
    • için
        
    Onlar mutsuz olacaktı ve ulusumuz için böylesi çok daha iyi. Open Subtitles كل ما كان سيحصل لهم هو البؤس- الأمة إستفادت من ذلك
    Sanırım onları bu kadar iyi anlayabilmemin sebebi Onlar gibi olmam. Open Subtitles ..اعتقد أنه اتضح لي ان أن السبب في فهمي لهم هو أنني مثلهم
    Sanırım onları bu kadar iyi anlayabilmemin sebebi Onlar gibi olmam. Open Subtitles ..اعتقد أنه اتضح لي ان أن السبب في فهمي لهم هو أنني مثلهم
    Onlara şevk veren şey bir ideoloji ya da kâr elde etme olacak. TED وإنما سيكون المحفز بالنسبة لهم هو جمع المال والأرباح.
    Çocukları hayatta tutmak için olağanüstü önlemler alıyoruz fakat aslında bazen Onlara gösterebileceğimiz en büyük merhamet, huzurlu ve ağrısız bir ölüm olabilir. TED نذهبُ إلى تدابير غير عادية للحفاظ على حياة الأطفال عندما سيكون العطف الأكبر الذي نعطيه لهم هو نهاية حياة هادئة، وخالية من الألم.
    Onlara ifade etiiğimiz şey saç traşı olmamız gerektiği. Open Subtitles كل الذي سنقدمه لهم هو شخص يحتاج الى قصة شعر
    Onlar için en iyisinin aramızdaki sorunları çözmek ve yeniden bir araya gelmenin doğru olduğuna karar verdik. Open Subtitles اكتشفنا أن من الأفضل لهم هو أن نحل نحن الاثنين الأمور ونعود لبعض
    Onlar için bunu büyük bir başarı ya da büyük bir felaket yapabilecek tek şey uygulamalarını doğru yapıp yapamamaları. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي يحدث في الواقع إلى... جعله أو كسرها لهم هو ما اذا كان بامكانهم الحصول على تنفيذها الحق.
    Onlar için en büyük tehdit senin gibi panik ve korku yayan parazitler. Open Subtitles عمال منجم خائفين، وأكبر تهديد لهم هو متطفل مثلك ينشر الرعب والفزع.
    Onlar için ev süregelen bir çalışma. TED الوطن بالنسبة لهم هو عمل قيد التنفيذ
    Geldiğini bilirler, Onlar için sorun şu olur, ...hem ekipmanları yok etmek, ...hem de evden zamanında çıkmak. Open Subtitles إنهم يعلمون أنك قادم ... وبالتالي فان السؤال بالنسبة لهم .... هو ما إذا كانوا سيتمكنوا من تدمير معداتهم
    Hayır. Onlar için kanıt niteliğinde. Open Subtitles لكن بالنسبة لهم هو دليل أليس كذلك؟
    Onlara vereceğimiz tek toprak, mezarlık alanı olacak. Open Subtitles البري الوحيد سوف نقدم لهم هو خطتهم الدفن.
    Onlara okumayı, yazmayı ve toplamayı öğretsek yeter. Open Subtitles أفضل ما نقدمه لهم هو تعليمهم القراءة، الكتابة، والحساب
    Onlara okuma, yazma ve toplama öğretmek bile büyük başarı. Open Subtitles أفضل ما نقدمه لهم هو تعليمهم القراءة، الكتابة، والحساب
    Onlara söyleyeceğim şey hastanın tedavisinde elinden gelen her şeyi yaptın ve eğer herhangi bir şekilde tehlikede olduğunu hissetsen onu tekrar uçmaktan alıkoymak için her şeyi yapardın. Open Subtitles الذي أريد فوله لهم هو أنك فعلت أقصى ما باستطاعتك لمساعدة هذا المريض في العلاج وإن كنتَ قد أحسستَ أنه كان في خطر
    Onlara tek söylediğim erkekleri arttırmaları. Open Subtitles فقط الشيء الوحيد الذي قلته لهم هو من اجل رجال المصاعد
    Onlara katılmamın tek nedeni, hatalarını gidermelerine yardımcı olmaktı. Open Subtitles السبب الوحيد لإنضمامي لهم هو مساعدتهم علي محو خطأهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد