Lee Hyun Woo, her kimse, seninle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | لي هيون وو، اي من كان , انه لا علاقة له بك |
Bunu seninle bir alakası yok. Bunu her zaman taşıyorum. | Open Subtitles | لا علاقة له بك ، أنا أحمله طوال الوقت |
Onun gerçekten istediği şeyin seninle bir alakası yok. | Open Subtitles | ما يريده، ما يريده بالفعل... لا علاقة له بك أنت |
Hayır. Aslında, seninle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | حسنا، هذا الأمر لا علاقة له بك |
O adama her ne olduysa, Seninle hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | ايّاً كان ما حدث لذلك الرجل، فلا علاقة له بك |
Bu durumun seninle bir alakası yok, Jonny. | Open Subtitles | حسنا، اذا، ذلك لا دخل له بك جوني |
seninle bir ilgisi yok! Beni rahat bırak! | Open Subtitles | هو لا علاقة له بك دعنى |
Danny ile ayrılmamın seninle bir alakası yok, tamam mı? | Open Subtitles | قطع علاقتى بـ (دانى) لا علاقة له بك ، حسن ؟ |
Bunun seninle bir ilgisi yok, canım. | Open Subtitles | عزيزتي، هذا لا علاقة له بك |
Bunun seninle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | هذا لا علاقة له بك |
Ayrıca, bunun seninle bir alakası yok. Ben yaptım. | Open Subtitles | بجانب أن هذا لا علاقة له بك |
Ve seninle bir alakası olmadığını? | Open Subtitles | و بأن لا علاقة له بك ؟ |
- Danny ile ayrılmamın seninle bir alakası yok. | Open Subtitles | إنفصالى من (دانى) لا علاقة له بك |
Van, bunun seninle bir alakası yok. | Open Subtitles | إسمعي (فينيسا) هذا الأمر لا علاقة له بك |
- seninle bir ilgisi yoktu. | Open Subtitles | لا علاقة له بك |
Ayrılmamızın Seninle hiçbir ilgisi olmadığını da bilmelisin. | Open Subtitles | وعليك أن تعرف أيضاً أنّ انفصالنا لا علاقة له بك |
Seninle hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | هذا لا علاقة له بك |