Gelecek Noel'in şerefine, bize şans getirsin. | Open Subtitles | ومن هنا لعيد الميلاد المقبل ليجلب لنا الحظ |
Biri bana bir kalem el işi kağıdı ve yaldızlı tutkal getirsin! | Open Subtitles | ليجلب أحدكم ليّ بعض الأقلام .. وبعض أوراق البناء وبعض صمغ لامع! |
Yaşıyor. Telepati yoluyla görüştük. Yardım almaya Arboria'ya gitti. | Open Subtitles | تكلمت معه بالتخاطر لقد ذهب الى اروبريا ليجلب مساعدة |
Profesyonel bir sörfçü ders için bir kaç sörf tahtası almaya gelmiş ve onu bu halde bulmuş. | Open Subtitles | مدرب ركوب الامواج هنا كان قادم الى هنا ليجلب الالواح للحصة التدريبية ووجده علة هذا النحو |
Komşulardan biri postasını almak için dışarı çıkmış, eve girerken kalp çarpıntısı başlamış. | Open Subtitles | واحد من الجيران خرج ليجلب البريد رجع ولديه حاله من خفقان القلب لماذا؟ |
Çocuğu reşit olduğunda, mutluluk ve refah getirmesi için ona geri getireceğine söz verdi. | TED | وعد بأن يعود عندما يصل الطفل للبلوغ، ليجلب له السعادة والازدهار. |
Birisi yardım çağırsın. | Open Subtitles | ليجلب أحد المساعدة |
O adam ıvır zıvırını getirmek için Afrika'dan onca yol geldi. | Open Subtitles | الرجل جاء من أفريقيا ليجلب علبة قمامتكِ |
Ama Shaw'ı üzerine takip cihazı yerleştirmek için buraya getirmemiştir. | Open Subtitles | لكنه ما كان ليجلب (شو) هنا كي يضع جهاز تعقب عليها |
Bize birkaç içki getirmek istiyorsa bırak getirsin. | Open Subtitles | اذا كان يريد ان يذهب ليجلب لك بعض المشروب ، لم لا تدعهُ؟ |
Biri bana bir kalem getirsin de şu adama göğsümü imzalatayım. | Open Subtitles | ليجلب أحدكم قلماً ليوقع هذا الرجل على صدري |
Şerif yardımcısından geriye kalanlar için birisi papazı alıp buraya getirsin. | Open Subtitles | ليجلب أحد ما الوزير إلى هنا لما تبقى من النوّاب. |
Biri havlu getirsin. Yerdeki suyu silmem lazım. | Open Subtitles | ليجلب أحدكم منشفة, لأمسح الماء |
Patron, Ricardo son zulayı almaya gitti. | Open Subtitles | ذهب ريكاردو ليجلب آخر أموال مخبأة يا زعيم |
Anlaşılan arkadaşımızı yiyecek almaya yollamışlar. | Open Subtitles | يبدو انهم ارسلوا صديقنا ليجلب شيئا ما ليأكلوه . |
Ama çocuklar viski şişesini almak için geri döndüğünü söyledi. | Open Subtitles | ولكن الصبية الآخرين قالوا لي أنه عاد ليجلب زجاجة الويسكي |
Korkmuş bir çocuk annesinden sıyrılıp evine doğru köpeğini almak için koştu. | TED | ابتعد صبي عن والدته ليعود مسرعاً إلى البيت ليجلب كلبه الذي كان خائفاً بشكل واضح |
Peach partiyi almak için kullandığın bağlantı. | Open Subtitles | بيتش هي الشخص الذي اتصلت به ليجلب لنا عمل الحفلة |
Şimdilik Pantanal, yağmurları getirmesi için gökyüzü nehrini bekliyor. | Open Subtitles | تنتظر "البنتانال" حاليًا نهر السماء ليجلب الأمطار |
Ve Dr Kenneth'i getirmesi için birini yolla. | Open Subtitles | وأرسل أحدهم ليجلب الطبيب كينيث |
Biri doktor çağırsın. | Open Subtitles | ليجلب أحدكم طبيباً. |
Albay Telford'a haber ver, biz hiper uzaya girene kadar adamlarını getirmek için iki dakikası var. | Open Subtitles | موجه العقيد "تيلفورد" بأن الجميع لديه دقيقتين ليجلب الناس من علي السطح قبل ان نقفز بواسطة الانتقال الفضائي |