Mr Powes sizi uyarmalıyım ki ... Bütün köpekbalıklarının başına lazer ünitesi ekledik. | Open Subtitles | ستلاحظ يا سيد باوارز ان كل اسماك القرش مزودة بأشعة ليزرية في ادمغتها... |
lazer silahları, duman emicileri olan akrobat uçaklar uçuruyoruz. | Open Subtitles | نحن نطير بطائرة أيروباتش مسلحة بمدافع ليزرية |
O etiket "2012'de lazer yazıcıyla basıldım" diye bağırıyor. | Open Subtitles | ليدل بوضوح على إستخدام طابعة ليزرية حديثة |
Sadece basit bir isteğim vardı... Ve buda köpekbalıklarının başına... lazer monte etmenizdi. | Open Subtitles | -لدي طلب بسيط وهو الحصول على اسمك القرش مزودة بأشعة ليزرية في ادمغتها... |
- Evet, lazer güdümlü torpidolar görünmez örtü mekanizması, son model ses sistemi bir metrelik kanat, tümüyle saldırgan. | Open Subtitles | ملاحة ليزرية ، طوربيدات، مخفيةعنالرادارات.. مزودة بأحدث نظام صوتي، وأجنحة إنسيابية ، إنها مذهلة! |
Ama yenir bir lazer tekniği deniyoruz. | Open Subtitles | لكننا نجرب تقنية تشريح ليزرية جديدة |
lazer efektleri, disko topları John Williams'ın kemikleri sızlıyordur. | Open Subtitles | مؤثرات ليزرية ، كرات زجاجية، لابد أن (جون ويليام) يتلقب بقبره الآن |
lazer göz bandı. | Open Subtitles | بقعة عين ليزرية. |
lazer göz. | Open Subtitles | عين ليزرية |
- lazer silahları vardı. | Open Subtitles | -حازوا مسدسات ليزرية . |
- lazer sensörleri. | Open Subtitles | -محسات ليزرية |