ويكيبيديا

    "ليس عدلا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • adil değil
        
    • haksızlık
        
    • doğru değil
        
    • hoş değil
        
    Evet adil değil. Ama Nana dört patisi olan en iyi hemşire. Open Subtitles ليس عدلا في الحقيقة لكن نانا كانت الممرضة الأجود في أربعة كفوف
    Düzeltebilmek için her şeyi yaptı, hayatını tehlikeye attı bu hiç adil değil! Open Subtitles ضحت بكل شئ لتنقذ الموقف , لقد خاطرت بحياتها ان هذا ليس عدلا
    Hiç de adil değil. Fakat sonra Rusça konuşan insanlar için bir tabela gördüm ve şu zamana kadarki en iyi hayır diyen tabelaydı. TED هذا ليس عدلا. لكني وجدت علامة للاشخاص الناطقين بالروسية، وكانت افضل علامة على الاطلاق لقول لا.
    Bu haksızlık. Ben de istedim. Bana bir bardak bira yok mu? Open Subtitles ليس عدلا , طلبت واحدة أيضا ألن أحصل على كأس بيرة ؟
    Seni emniyetten atabilirler, bu haksızlık. Open Subtitles لا يستطيعوا إقالتك من القوة هذا ليس عدلا
    Çocuğunun, insanlara veya mala mülke saygı göstermeyip... canı istediği gibi azıtması doğru değil. Open Subtitles ليس عدلا ان يفعل ذلك الولد ما يشاء من دون الاخذ بعين الاعتبار الناس وممتلكاتهم
    Bazı polis kurallarını çiğnemek zorunda kalsan bile... orada durup bana söylememen adil değil. Open Subtitles هذا ليس عدلا ان تقف هناك ولا تخبرنى حتى ولو اُضطررت لأن تكسر بعض قوانين الشرطة
    Ama bu adil değil. Bana bir gerekçe söylemelisiniz. Open Subtitles ولكن, هذا ليس عدلا, يجب ان تعطينى انذارا
    Bu adil değil. Hayatın gerçeklerini öğrenmeden yaşlı bir adam olacağım. Open Subtitles هذا ليس عدلا.سأصبح عجوزا قبل أن أتعلم حقائق الحياة.
    Ama bu hiç adil değil. Neden kiliseye gitmek zorundayız? Open Subtitles لكنه ليس عدلا ، أعني لما يتوجب علينا الذهاب للكنيسة ؟
    -Bu adil değil değil. -Ne yapacaksın, bok kafa. Open Subtitles هذا ليس عدلا ابكى ومن دموعك اصنع نهرا يا أحمق
    Bu hiç adil değil. Asıl ben hep yiyecek şeklinde bir araba sürmek istiyordum. Open Subtitles كلا هذا ليس عدلا لطالما تمنيت أن أقود سياره على شكل مشهيات
    - 14 saatlik yol gideceğim. - Bak işte, bu adil değil. Open Subtitles سأبتعد عنك 14 ساعة بالسيارة أتعلم انه ليس عدلا
    Bu adil değil. Babam yaşlandı artık. Unutkanlık da başladı. Open Subtitles هذا ليس عدلا , ابي يكبر في السن وفي بعض الاحيان ينسى الاشياء
    Hiç adil değil, Malvolio.o. Open Subtitles أنه فقط ليس عدلا انتظر ثلاث سنوات ونصف لأوليفيا
    Senin için bu kadar önemli olan birinin öylece hayatından çıkarılması hiç adil değil. Open Subtitles إنه ليس عدلا ً أن يكون لديك شخص كهذا ويخرج فجأة من حياتك.
    Balık avlamak için "böcek kızartıcı" kullanmak hiç adil değil baba. Open Subtitles ابي، ليس عدلا ان تستخدم صاعقة الذباب لصيد الاسماك
    Yapma, bu haksızlık. Open Subtitles نعم , الان هيا , هذا ليس عدلا هيا يا رجل
    - Peki, duygusuz adam. - Willow haksızlık ediyorsun. Open Subtitles حسنا، أنت عديم الشعور ويلو، هذا ليس عدلا
    Sırf herifin biri tezgahtârı vurdu diye randevumuzun kısa kesilmesi çok büyük haksızlık. Open Subtitles ليس عدلا ان موعدنا ينتهي بسرعة لأن احدهم اطلق النار على بائع في متجر
    Çocuğunun, insanlara veya mala mülke saygı göstermeyip... canı istediği gibi azıtması doğru değil. Open Subtitles ليس عدلا ان يفعل ذلك الولد ما يشاء من دون الاخذ بعين الاعتبار الناس وممتلكاتهم
    Ona yaptığın hiç hoş değil. Biliyorsun seni hala seviyor. Open Subtitles أنه ليس عدلا ماتفعله بها أنت تعلم أنها لاتزال تحبك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد