ويكيبيديا

    "ليس عليكَ أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorunda değilsin
        
    • gerekmez
        
    • yapmana gerek yok
        
    Hayatının geri kalanını hatan olmayan bir şey için harcamak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تقضي بقيّة حياتكَ .تكفّر عن شيء لم يكن خطأكَ
    Her şeye karşı bu kadar nazik olmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تكون بالغ النبل تجاه كلّ شيء
    Annemle taşınmak için bana yalakalık yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تتملقني للانتقال للعيش مع والدتي
    Anlaman gerekmez. Görevini yapsan yeter. Open Subtitles ليس عليكَ أن تفهم وإنما عليك أن تنفذ فحسب
    Yani görüyorsun, bu gece bir şey yapmana gerek yok. Zaten ölecek. Open Subtitles أترى , ليس عليكَ أن تفعل أي شئ إنها ستموت بأي حال
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Hayır, yapmak istiyorum. Open Subtitles ليس عليكَ أن تفعل ذلك لا , أريد , أريد أن
    Sorun değil Paul. Bana rol yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا بأس يا بول ليس عليكَ أن تتظاهر أمامي
    İçim daralıyor. - Pekala, artık görmek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن ترى ذلك بعد الآن
    Artık bir maskenin arkasına saklanmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تخبئ نفسك... عن الناس
    Buna cevap vermek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تجيب هذا السؤال
    İş hayatında ilerlemek için kişiliğini değiştirmek zorunda değilsin, Andy. Open Subtitles ليس عليكَ أن تغيّر شخصيتكَ (لكي تتقرّّب من شخصٍ ما يا (آندي
    Tekrar söylemek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تقول ذلك مرّتين
    Sulamak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تروي
    Yalan söylemek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تكذب
    Bu konuda ona güvenmek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تأخذ بكلامها.
    Anlattıklarıma inanmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تصدّق ما أقوله
    Bak, geri dönmek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تعود للمجال
    Açıklama yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكَ أن تفسر هذا.
    Bana başka kimseyle ilgili bir şey anlatman gerekmez. Open Subtitles انظر، ليس عليكَ أن تُخبرني حولأيٌمن الآخرين...
    Yalnız kalman gerekmez. Open Subtitles ليس عليكَ أن تخوض هذا لوحدكَ
    Sekiz yaşında değilim, Frank. Numara yapmana gerek yok. Open Subtitles أنا لستُ في عمر الـ8 ليس عليكَ أن تتظاهر
    Bana numara yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليكَ أن تتدعي أمامي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد