Her an bir şey yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي شيئاً دائماً |
Tatlım, bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | عزيزتي ، ليس عليك أن تفعلي ذلك |
Biliyorsun, bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | . تعلمين ، ليس عليك أن تفعلي هذا حقاً |
Bunu yapmana gerek yok. Okula otobüsle gidebilirim. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي ذلك, أستطيع أن أذهب للمدرسة بالحافلة |
Benim için rol yapmana gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي ذلك ليس لي |
Grace, ailenin yapmanı istediği her şeyi yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي كلّ مايقوله لك أبويك يا (غرايس) |
- Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي هذا، أنت تعلمين؟ |
Çok tatlısınız. Bunu yapmak zorunda değilsin Robin. Sigara içmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي هذا يا (روبن) ليس عليك أن تدخني |
Hayır. Tüm bunları yapmak zorunda değilsin, Nova. | Open Subtitles | لا, ليس عليك أن تفعلي كل هذا (نوفا) |
Bunu yapmana gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفعلي هذا. |