"1 yaşındaki bir çocuk için büyük" değil, "herhangi biri için büyük" büyüklüğünde. | Open Subtitles | ليس كبير بالنسبه لجسم طفل بعمر سنه بل كبير لجسم اي شخص كبير |
Bunu çözmeye çalıştım, ama ev yeterince büyük değil. | Open Subtitles | حاولت أن أحل هذه المشكلة لكن المنزل ليس كبير بقدر كاف حقاً |
Makas kadar büyük değil. | Open Subtitles | أنه ليس كبير لكي يكون مقص لذلك انه شيءُ أصغرُ |
36, çok da yaşlı değil. | Open Subtitles | سن الـ36 ليس كبير جداً |
Bu özellikleri taşıyan insan sayısı o kadar da fazla olamazdı. | Open Subtitles | وخلفية من نوع بناء القنابل عدد الأشخاص المطابقين لذلك ليس كبير |
Yüzün o kadar makyajı tutacak kadar büyük değil. | Open Subtitles | وجهك ليس كبير بما فيه الكفاية لحمل ذلك الميكياج الكثير. |
- Kimsenin bilmesine gerek yok, ama Dean... - O, daha bunu kaldırabilecek kadar büyük değil. | Open Subtitles | لاحاجةلمعرفة احد آخر فقط دين يعرف ليس كبير كفايه ليتعامل مع الامر,ليس بعد |
Çok da büyük değil ama şehvetli yani. Anlarsınız ya? | Open Subtitles | ليس كبير العيار, لكنه جامح, إذا فهمت مقصدي |
Hapishane hepsini alacak kadar büyük değil. | Open Subtitles | السجن ليس كبير كفاية لتقبض على كل هؤلاء |
Sizinki kadar büyük değil. Daha çok malzeme odasını andırıyor. | Open Subtitles | ليس كبير كرفاقك وكذلك حجرتكم ، حقا |
Aramızdaki fark çok büyük değil tatlım. | Open Subtitles | الفرق بيننا ليس كبير يا عزيزتي |
Bu şey onu sarmak için yeterince büyük değil. | Open Subtitles | هذا الشيء ليس كبير بما يكفي لتغطيته |
- Yeterince büyük değil. | Open Subtitles | لكن لاتعلمين إلى أين * ليس كبير بما يكفي |
19 yaşında. İçki içecek kadar bile büyük değil. | Open Subtitles | إنه حتى ليس كبير بما يكفي ليشرب الخمر |
büyük değil ama, büyük bir Venedik manzarası var hem de ufak bir sokakta. | Open Subtitles | "ليس كبير لكنلهشرفةحقيقية". " على شارع فينيسي" |
Sadece büyük değil, bundan daha... | Open Subtitles | ليس كبير وحسب ، هذا ... ما الشيء الذي يُعد أكبر من |
büyük değil, ama rahat. | Open Subtitles | ليس كبير , لكنه مريح |
Üzerinde uyumak için yeterince büyük değil. | Open Subtitles | ليس كبير كفاية لتنام عليه. |
- Olgun, yaşlı değil. | Open Subtitles | كبير جميل و ليس كبير بشع |
Çok yaşlı değil. Merak etme. | Open Subtitles | ليس كبير جدا لا تقلقي |
Ama o kadar da yaşlı değil. | Open Subtitles | ولكنه ليس كبير السن |
Bu özellikleri taşıyan insan sayısı o kadar da fazla olamazdı. | Open Subtitles | وخلفية من نوع بناء القنابل عدد الأشخاص المطابقين لذلك ليس كبير |