ويكيبيديا

    "ليس هذا سبب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bunun için
        
    • sebebi bu değil
        
    • o yüzden
        
    • nedeni bu değil
        
    • sebebim bu değil
        
    • nedeni o değil
        
    • Senin bu yüzden
        
    • sebebi o değildi
        
    • sebebi bu değildi
        
    • sebebim o değil
        
    • nedenim bu değil
        
    Kızağı görmüştüm. bunun için gelmedim. Open Subtitles رأيت المنزلقة من قبل ليس هذا سبب مجيئي إلى هنا
    - Ama burda olmamın sebebi bu değil... Open Subtitles ليس هذا سبب وجودي هنا هذا الرجل مريض فعلا
    Burada olmamın nedeni o değil, o yüzden gidebilirsin. Open Subtitles نعم.حسناً ، ليس هذا سبب وجودي هنا لذا تستطيع الذهاب ؟
    Serpantin kayışı aşınmış ama arabanın çalışmama nedeni bu değil. Open Subtitles الحزام مهترئ، لكن ليس هذا سبب عدم عمل السيارة
    Geliş sebebim bu değil. Open Subtitles ليس هذا سبب حضوري
    Senin bu yüzden özlemeyeceğim ki. Open Subtitles ليس هذا سبب افتقادي لك.
    Evet, birkaç yumruk yedim ama anahtarı yutuşumun sebebi o değildi. Open Subtitles لم يتم تعذيبي أعني، أجل .. تلقيت لكمات عدة مرات ولكن ليس هذا سبب أخذي المفتاح
    Belki yaptı ama ona iyi davranmalarının sebebi bu değildi. Open Subtitles , ربما قد فعل ذلك ..ولكن ليس هذا سبب كونهم لطفاء معه
    Hanımefendi, burada bunun için değiliz. Aslında,oturabilir miyim? Open Subtitles ليس هذا سبب وجودنا يا سيدتي أيمكنا أن نجلس؟
    bunun için burada değilim. Onu korumak için buradayım. İhtiyacı olan şey o. Open Subtitles ليس هذا سبب وجودي هنا أنا هنا لحمايتها هذا ما احتاجته
    Güzeldi, ama buraya bunun için gelmedik. Open Subtitles هذه مزحة جيدة ولكن ليس هذا سبب وجودنا هنا
    Peki, olabilir, ama, aramamın sebebi bu değil. Open Subtitles حسنا , من الممكن ان هذا الصحيح لكن , ليس هذا سبب اتصالي
    Çıkışı gözetlemenin sebebi bu değil. Open Subtitles ليس هذا سبب مراقبتك لباب الخروج
    Burada olma sebebi bu değil. Onlardan kaçıyor. Open Subtitles ليس هذا سبب وجودها هنا.إنها هاربة منهم.
    Çok saçmalar ama o yüzden gelmedim. Open Subtitles انهم مثيرين للسخرية، لكن لا، ليس هذا سبب وجودي هنا
    Yani evet rahatsız ettin ama o yüzden ayrılmadı. Open Subtitles اعني لقد ازعجتها لكن ليس هذا سبب إستقالتها
    Bir reklamcım var, doğru ama Manhattan'ın en iyi 25 doktoru arasına seçilmemin nedeni bu değil. Open Subtitles هل لدي وكيل اعلانات، نعم لدي. لكن ليس هذا سبب اختياري ضمن قائمة افضل 25 طبيب في منهاتن
    Bir reklamcım var, doğru, ama Manhattan'ın en iyi 25 doktoru arasına seçilmemin nedeni bu değil. Open Subtitles نعم، لدي اعلان لكن ليس هذا سبب اختياري في لائحة افضل 25 طبيب في منهاتن
    Arama sebebim bu değil. Open Subtitles ليس هذا سبب أتصالي بكما
    Şey, kötülememin nedeni o değil. Open Subtitles حسناً، ليس هذا سبب عدم رغبتي بالكتابةعنهذا.
    Senin bu yüzden özlemeyeceğim ki. Open Subtitles ليس هذا سبب افتقادي لك.
    Evet, birkaç yumruk yedim ama anahtarı yutuşumun sebebi o değildi. Open Subtitles أعني، أجل .. تلقيت لكمات عدة مرات ولكن ليس هذا سبب أخذي المفتاح
    - Soğukluğumun sebebi bu değildi. Open Subtitles بسبب وطني وكل شيء - ليس هذا سبب تحفظي تجاهك -
    Çocukları severim ama buraya girme sebebim o değil. Open Subtitles ، أحب الأطفال ولكن ليس هذا سبب وجودي هنا
    Burada bulunma nedenim bu değil. O adamın ruhu hasta. Open Subtitles ليس هذا سبب وجودي هنا هذا الرجل مريض فعلا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد