O sesler bize ninni gibi gelsin. Birer bebek gibi uykuya dalalım. | Open Subtitles | كما هي تهويدة المربية الشجية لينام الطفل بسلام |
Ve... 13 Ocak'ta, ki bu benim doğum günümdü uykuya daldı. | Open Subtitles | و في الثالث عشر من يناير الذي كان يوم ميلادي ذهب لينام |
Evet, bu bebeğin olacak uyku bir yerim yok. | Open Subtitles | أجل ، هذا الطفل لن يكون لديه مكان لينام فيه |
Görünüşe göre annen, babanın bakmadığı bir anda yatağa iri ve kaslı bir adam atmış. | Open Subtitles | يبدو أن أمك تركت رجل مفتول العضلات لينام معها بينما لم يكن أباك موجوداً |
Affedersiniz sizin köpeğinizi uyutmak zorundaydık. Köpekleri 14 gün tutarız, sizinkini daha da fazla tuttuk. | Open Subtitles | كان علينا وضع كلبك لينام احتفظنا بالكلب لمدة 14 يوم |
Uyuyamaz ki. uyumak için ilaç lazım ama onda hiç yok. | Open Subtitles | ولكنه لا يستطيع النوم ، إنه يحتاج دواءً لينام ولكنه ليس لديه منه |
Bebeğine bakacak, ona ninni söyleyecek ve ayağında sallayıp uyutacak ya da bebeği annesine bağlayacak hiçbir şey yapamayacaksın. | Open Subtitles | لن تتمكني من تربية الرضيع أو الغناء له أو تأرجحيه لينام أو أيٍ من تلك الأشياء التي تربط الطفل بوالدته |
Aşağı yukarı yedi dakikası vardı normal bir insanın uykuya dalmasıyla aynı süre. | Open Subtitles | استغرقًت حوالي 7 دقائق تقريبا نفس المدة التي يستغرقها الشخص العادي لينام |
Evini başına yıktıktan sonra hangi fare deliğine girerse girsin sabah uyandığında da akşam uykuya daldığında da ben yine yanında olacağım. | Open Subtitles | لأحصل على حصتي سوف يراني عندما يستقيظُ صباحاً وعندما يزحف لينام |
Bir devin ihtiyacımız olduğu için uykuya dalmasını beklemekten mi? | Open Subtitles | أكثر مِنْ انتظار عملاقٍ لينام عندما نريده أنْ ينام؟ |
ve daha sonra ışığını kapatır ve uykuya dalar. | Open Subtitles | و عندها يطفئ الضوء و يذهب لينام |
Bazen çok dikkatsiz oluyor. Tek yapmam gereken Jay'in uykuya dalmasını beklemekti. Çok zekiyim. | Open Subtitles | أحيانا، تكون قمة في الإهمال. كل ماكان علي عمله انتظار (جاي) لينام. |
uyku için Fenobarbital ve uyanmak için de Amfetamin. | Open Subtitles | الفينوباربيتال لينام و الأمفيتامينات ليستيقظ |
İyi . Evet , onlar ona verdi uyku gitmek için bir şey . | Open Subtitles | بخير, أجل, لقد أعطوه دواء لينام |
Bu zavallı çocuğun uyku apnesi varmış. | Open Subtitles | كان يملكها هذا الفتى المسكين لينام |
Birlikte yatağa girmek için ona araba ve elbiseler aldı. | Open Subtitles | لقد اشترى لة ملابس و سيارة لينام معة |
- Onu yatağa götüreyim. - Tamam bebek. | Open Subtitles | ساخذه لينام حسنا.حبيبتي |
Doktor öncelikle onu hemen uyutmak için Seconol verdi, | Open Subtitles | أولاً: أعطاه الدكتور دواء "سيكونول" لينام سريعاً |
Kızımın her gece uyumak için birine ihtiyaç duyması hoşuma gitmiyor. Üniversiteye gittiğinde bu hiç de iyi olmaz. | Open Subtitles | لا أحبّ أن تحتاج إبنتي إلى أحد لينام معها كلّ ليلة، هذا لن يكون جيّد حينما تذهب للجامعة. |
Dave'i gördün mü? Sadece uyumak için eve geliyormuş gibi. | Open Subtitles | أشعرُ أنّه يحضر للمنزل فقط لينام. |
Cooper'ın, onu uyutacak bir şeye ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | كوبر يحتاج لأي شيء لينام |