Ve sonunda, ...kuzu günahlarından kurtulmak için bir köprüden kendisini atıyor. | Open Subtitles | و في النهاية رمى الحمل نفسه من معبر لينجوا من ذنوبه |
- Biz rafineride çalıştığımız için hayatta kalacak kadar şanslıydık. | Open Subtitles | من كانوا منا محظوظين لينجوا لأننا كنا نعمل في المصفاة |
Buradaki herkes doğrudan, ya da dolaylı olarak... sadece hayatta kalabilmek için, yüzlerce kez... birilerini ya öldürdü, ya da ihanet ettti. | Open Subtitles | .. كل شخص هنا قام بالقتل أو الخيانة .. بصورة مباشرة أو غير مباشرة ، مئات المرات لينجوا فقط |
Sanırım içimdeki savaşçı hayatta kalmak için güçlendi. | Open Subtitles | أعتقد ان المحارب داخلى أصبح قوى جدا لينجوا |
Yaşaması için süt gerekiyor... ... ama onu besleyemiyorlar. | Open Subtitles | يحتاج للحليب لينجوا لكن لا يستيطعون إطعامه |
Yahudi halkı, önlerindeki muhtemel tehlike için yardıma muhtaçtı. | Open Subtitles | سيحتاج الشعب اليهودي إلى المساعدة لينجوا من القادم إليهم |
Diğer taraf yaptıklarından uzaklaşmak için herşeyi yapacak, oğlunuz, sizn ve aileniz hakkında herşeyi söyleyecek. | Open Subtitles | الجانب الآخر سيقوم بعمل أي شيء سيقول أي شيء عن إبنك , و عن عائلتك لينجوا بفعلتهم |
Atıklarla hayatta kalmak için mücadele edilirdi. | Open Subtitles | خندق كريه كانوا يحاربون فيه يقاتلون فقط لينجوا |
İnsanlar yaşamak için ellerinden geleni yaparlar. | Open Subtitles | يفعل الناس أي شيء لينجوا بأنفسهم. |
İnsanlar yaşamak için öldürür. | Open Subtitles | الناس يقتلون لينجوا بأنفسهم |
Onlar ise hayatlarını kurtarmak için kaçtılar. | Open Subtitles | ولكنهم هربوا لينجوا بحياتهم |