Bir sonraki bilgilendirmeye kadar, doktorum beni eve kapattı. | Open Subtitles | طبيبي وقد تقتصر لي المنزل حتى إشعار آخر. |
Ona Becca'nın annesi beni eve getiremez diye söyledim. | Open Subtitles | قلت لها أمي بيكا ل لا يمكن أن تجلب لي المنزل. |
Ve beni eve bırakmak için hazırlanıyorlardı. | Open Subtitles | وكانوا يستعدون للمشي لي المنزل. |
Bunu, beni eve yollayan doktora söyle. | Open Subtitles | أخبر أن للطبيب الذي أرسل لي المنزل. |
Bu evi bana satmamış olsaydı nerede yaşadığımı bile bilmezdi. | Open Subtitles | لو لم تبع لي المنزل لما عرفت عن مكان إقامتي |
Abbie beni eve bırakır. | Open Subtitles | آبي تدفع لي المنزل. |
- beni eve bıraktığınız için teşekkürler. | Open Subtitles | حسنا، وذلك بفضل للمشي لي المنزل. في أي وقت. I، اه ... |
beni eve götürseniz olur mu? | Open Subtitles | مجرد اتخاذ لي المنزل ، حسنا؟ |
- beni eve gönderdiler. | Open Subtitles | أرسلوا لي المنزل. |
beni eve gönderdi. | Open Subtitles | - بعث لي المنزل. |
Öldüğü zaman evi bana bıraktı tablo ile birlikte. | Open Subtitles | عندما ماتت ... تركت لي المنزل و... اللوحة |