ويكيبيديا

    "لَيسوا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değiller
        
    • değildir
        
    • değillerdir
        
    • olmadıklarını
        
    Hapishanede ya da Orta Çağ'a ait bir işkence odasında değiller. Open Subtitles هم لَيسوا في السجنِ أَو فى غرفة تعذيبِ من القرون الوسطى.
    Bunlar siyasi suçlular, adi suçlu değiller Open Subtitles هؤلاء مجرمين سياسيينَ. لَيسوا مجرمين إجتماعيينَ
    Arkadaş bile değiller. Dediğimi anlıyor musun? Open Subtitles هم لَيسوا أصدقاءَ، إعرفْ أَيّ أنا متوسط؟
    Seninkiler gibi tertemiz değiller, çünkü onları gerçekten kullanıyorum. Open Subtitles هم لَيسوا بدون بُقعَّ مثل لكم لأن أَستعملُهم في الحقيقة.
    Moğol savaşçılarım pek zeki değildir... ama sadıktırlar. Open Subtitles محاربو المنغول لَيسوا لامعين جداً لَكنَّهم موالين
    doğru, namuslu ve iyi değillerdir Open Subtitles لكن الرجالَ في مانهاتن لَيسوا بسيطين، الرجال البسيطين المستقيمين هم امثالنا
    Randy, kızların şişman olmadıklarını kanıtlamaları için fotoraf göndermeleri gereken bir yerden daire kiralamayacağız. Open Subtitles راندي نحن لن نأجر أي شقة حيث هم يَطْلبونَ مِنْ البنات إرْسال الصور لإثْبات بأنهم لَيسوا سمينون.
    O insanlar komik değiller. Open Subtitles هو لَيسَ مضحكَ. هؤلاء الناسِ لَيسوا مضحكينَ.
    Afrika böyle şeylere çok hassas, ve başka şeylerde bu kadar hassas değiller. Open Subtitles أفريقيا صارمةُ جداً حول هذه الأشياءِ، وهم لَيسوا صارم حول أيّ شئِ.
    Bu şortlardan bana Dennis bahsetti o yüzden kenar mahalle işi değiller. Open Subtitles دنيس أخبرَني عن هذه النقائصِ. هم لَيسوا نفاياتاً بيضاءاً.
    Mekanik sorun, sis ya da türbülans yüzünden olabilir, emin değiller. Open Subtitles كَانَ يمكنُ أَنْ يَكُونَ عطل ميكانيكي، هم لَيسوا متأكّدينَ.
    Düşmanları olan insanlardan değiller. Open Subtitles هم لَيسوا نوع من الناس الذين لديّهم أعداء
    Hayır, öylesine insanlar işte. Bir Pond değiller ki! Open Subtitles لا، انهم فقط ناس انهم لَيسوا مثل عائلة بوند
    Baba affet onları yaptıkları şeyin farkında değiller. Open Subtitles الأبّ، إغفرْ لهم، ليَعْرفونَ لَيسوا ما هم يَعملونَ.
    Bizim anladığımız anlamdaki bilince sahip değiller. Open Subtitles إنهم لَيسوا جزءَ من الشعور كما نعلم
    - Adamların hala yerlerinde değiller mi? - Olacaklar. Open Subtitles رجالكَ ما زالوا لَيسوا في الموقعِ؟
    Olmaz. Benim dişlerim değiller. Open Subtitles هذا غير عادلَ إنهم لَيسوا أسنانَي
    Eski adreslerinde değiller. Open Subtitles هم لَيسوا في عنوانِهم القديمِ.
    Bu adamlar... Onlar bize yardım etmek için burada değiller. Open Subtitles ...هؤلاء الرجال لَيسوا هنا لًيسوا هنا ليساعدونا
    Gerçek hayatta, insanlar boya küpü değildir. Open Subtitles في الحياةِ الحقيقيةِ، الناس لَيسوا صَبغَ بالفرشاة الهوائية.
    Tatlım, erkekler o kadar zeki değillerdir. Open Subtitles حبّيبتى، الرجال لَيسوا أذكياء بما فيه الكفاية لفعل ذلك
    Evet, burada olmadıklarını biliyoruz. Open Subtitles حَسناً، نَعْرفُ بأنّهم لَيسوا هنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد