Bu da bir başka trajik olgu hakkında yeni tamamladığım çalışmam. Giderek artan bir saplantı olan göğüs büyütme operasyonları hakkında. | TED | وهذه لوحة أكملتها حديثاً عن ظاهرة مأسوية أخرى. وهي ظاهرة هاجسنا المتنامي لعمليات تكبير الصدر. |
Hikayenin trajik sonunu da paylaşacak olursam ne yazık ki birkaç yıl önce bir otobüs kazasında öldü. | TED | و يجب أن أضيف ملاحظة مأسوية لهذا أنها توفيت منذ سنتين في حادثة أوتوبيس. |
Ani, trajik ve vakitsiz oldu. | Open Subtitles | كانت مفاجئة و مأسوية و ذكرونا كم خسرناهم حقاً |
dramatik değilim. Olayları yumuşatacak biri değilim ben. | Open Subtitles | انا لست مأسوية ، انا فتاة لا تلطف الامور |
Sence ben dramatik biri miyim? | Open Subtitles | هل تعتقدين انني شخصية مأسوية ؟ |
Sanırım iyi haber, burada sefil bir şekilde ölecek olması. | Open Subtitles | أعتقدأنالخبرالجيدهو... أنهُ من المحتمل أن يمون موتة مأسوية هُنا. |
Yani, gerçekten onunla evleneceğini düşündüyse o zaman, kendini trajik sona hazırlıyordu. | Open Subtitles | أن كانت مصدقة حقاً بأنه سيتزوجها فهي بذلك قد حددت لنفسها نهاية مأسوية |
Alternatif bir son sadece üzücü ve trajik bir son olur. | Open Subtitles | اي نهاية اخرى ستكون محزنة او مأسوية |
Morgda trajik bir can kaybı yaşanmaz. | Open Subtitles | فلا خسائر مأسوية للأرواح في المشرحة |
Bir hayat zaten trajik olarak kaybedildi. | Open Subtitles | لقد كانت حياةٌ مأسوية صغيرة حقًا |
trajik bir kaza. | Open Subtitles | ؟ -حادثة .. حادثة مأسوية |
Gerçekten trajik bir tanesine. | Open Subtitles | حالة مأسوية |
Abby bu kadar dramatik olma. | Open Subtitles | ابي) لاتكوني مأسوية جدا) |
- Row'dan bazı dramatik haberler var. | Open Subtitles | أحداث مأسوية من الـ(رو) |
Ve bu arada, sefil bir şekilde başarısız oldun | Open Subtitles | وبالمناسبة أنتِ فشلتِ بصورة مأسوية |