"مؤامرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• komplosu
• komplonun
• plan
• planı
• komployu
• komploya
• komplosunu
• suikast
• entrika
• planını
• gizli
• komplosunun
• planının
• komplodan
• tuzak

Veya inanmak istediğiniz buysa süper gizli hükûmet komplosu eseri.
أو، إن أردتم تصديقها، عن طريق مؤامرة حكومية سرية للغاية.

El-Kaide'nin 19 üyesinin, uçakları kaçırarak binalara çarpmayı planlaması komplonun ta kendisi.
تسعة عشر عضوا في تنظيم القاعدة خططو لضرب مباني بالطائرات مما يشكل مؤامرة

Çok üzgünüm Sayın Yargıç fakat Ludwig'in Kraliçe'yi öldürmek için plan yaptığını sanıyoruz.
آسف ، أيتها الموقرة لكننا نعتقد أن لودفيج مشترك فى مؤامرة لإغتيال الملكة

Bu koğuşta herkes birinin ona karşı planı olduğunu sanır.
لينارد،كل مريض فى هذه القاعة يظن أن هناك مؤامرة ضدة

Bu ufak organizmadan alınmış küresel sonuçları olan bir komployu patlatacak bir kanıt.
دليل إستُخلص من كائن دقيق.. الذي يمكنه يفتح بضجة, مؤامرة ذات أهمية عالمية.

Hepsi Üçüncü Reich'ı düşürmek için düzenlenen bir komploya karışmış durumda.
هؤلاء متورطين في مؤامرة للاطاحة بالرايخ الثالث

General Woodward bir kahraman olarak bilinirdi... o öldükten sonra Başkanın eşinin öldürülmesi komplosunu... açığa çıkardı.
وقد أعلن بطلاً بعد ما قُتل وهو يكشف مؤامرة لقتل السيدة الأولى

Scully, eğer CIA'deki dostumuz haklıysa, bu çok büyük bir ulusal güvenlik komplosu.
سكولي، إذا صديقنا من وكالة المخابرات المركزية صحيحة، هذه مؤامرة أمن قومي كبيرة.

LUPİN III: FUMA KLANI komplosu
حفيد أرسين لوبين لوبين الثالث مؤامرة فوما

Her şey karanlık labirent komplosu değildir ve herkes iki yüzlülük, yalancılık, sahtekarlık planları yapıp oturmuyor.
ليس كل شيء يمكن تفسيره على انه مؤامرة ضد السود, وليس كل واحد يفكر بالتآمر والخداع والتعتيم.

Böyle bir komplonun içinde dış kenardan başladınız ve adım adım ilerlediniz.
في مؤامرة مثل تلك لابد أن تبدأ التحقيق من القشور ثم تسير خطوة خطوة

Onurlu yaşamıma kastedilmiş, bir komplonun ortasında olabilir miyim ?
يمكن أن تكون بعض من مؤامرة بشعة وبأن حياتي تهدف نحوها بالإضافة إلى شرفي؟

Bu da Dallas'ta bir komplonun söz konusu olduğunun en iyi işaretidir.
وهذا هو أفضل مؤشر على حدوث مؤامرة واسعة النطاق في دالاس

Eğer üç kişi odada konuşuyorken, dördüncü bir kişi odaya girdiğinde susuyorlarsa o üç kişi, bir plan yapıyorlar demektir.
نحن أمام مؤامرة حين يتحدث ثلاثة أشخاص في غرفة ما ويدخل شخص رابع فيصمتون فإذن هؤلاء الثلاثة جزء من مؤامرة ما

O çılgın gözlerin arkasında sinsi bir kundaklama planı mı yapıyorsun?
أعندك مؤامرة حقيرة لأحراق المخبز عمدا خلف هذه الاعين المجنونة ؟

Şimdiye kadarki tüm ayrıntıları bilmiyorum ama ben bir komployu araştırıyordum.
لا أعلم كل التفاصيل حتى الآن .ولكني أحقق في وجود مؤامرة

Belki de, delilleri tahrip ettiğinizi, kriminal bir komploya karıştığınızı, ve adaleti engellediğinizi kabul edeceğinizin farkına vardığınız içindir.
ربما لأنك أدركت أنك ستدان بتهمة طمس الحقائق, مؤامرة إجرامية وتدمير الأدلة.

İstediğin işi yaptım ama lütfen yine sözde bir CIA komplosunu araştırıyorum deme.
لذا أنا عملت العمل أنت طلبت منني عمل، لكن رجاء لا تخبرني أنت تطارد بعض مؤامرة وكالة المخابرات المركزية المزعومة ثانية.

Eğer Jibril, suikast planının bir parçasıysa, her şey o zaman gerçekleşecek.
إذا كانت جزءا من مؤامرة الاغتيال، نتوقع أنها سوف تذهب الى هناك.

Ajan Bir Kraliyet Mücevherlerini çalmak için bir entrika döndüğüne inanıyordu.
الآن, العميل واحد كان يؤمن بأنه يوجد مؤامرة لسرقة المجوهرات الملكية

Buraya, bu sabah Lider ile beraber geldim ve bir saat içinde ona yönelik bir suikast planını açığa çıkardım.
لقد وصلتُ برفقة الفوهرر هذا الصباح , و في غضون ساعة واحدة أكتشف مؤامرة لاغتياله

Amerika Birleşik Devletleri'nde vaiz Jedidah Morse devlete karşı olan Illuminati komplosunun benzer bir fikrini ileri sürdü.
في الولايات المتحدة، نشر الواعظ جديديا مورس أفكارًا مشابهة عن مؤامرة المتنورين ضدّ الحكومة.

Ben de Amerikan toplumuna karşı düzenlenmiş bir komplodan söz ediyorum.
وأنا أتحدث عن محكم مؤامرة ضد الشعب الأميركي.

tuzak yok, kurgu yok, hiçbir şey yok!
لا يوجد هناك ايّ فخّ ولا أيّ مؤامرة ولا أيّ شئ