| Annem onları yüzlerce W. S. Merwin ve Bob Dylan şiirleriyle doldururdu. | Open Subtitles | أمي ملأت مئات منهم بقصائد و.س.ميروين و اغاني بوب ديلان |
| Annem onları yüzlerce W. S. Merwin ve Bob Dylan şiirleriyle doldururdu. | Open Subtitles | أمي ملأت مئات منهم بقصائد و.س.ميروين و اغاني بوب ديلان |
| Ah, gelenler de çok sayıda, her yıl yüzlercesi geliyor. | TED | أوه، لدينا الكثير منهم، مئات منهم في كل عام يأتون. |
| Buradan yüzlercesi geçiyor. Hangisinden bahsettiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | مرات عديدة لقد رأيت مئات منهم وليس واحدا |
| Teorik olarak daha fazla. Şimdiden yüzlercesini tabloladık. | Open Subtitles | نظريا اكثر من ذلك خططنا فقط لعدة مئات منهم |
| Aschen bunlardan yüzlercesini gezegenin her tarafına yerleştirdi. | Open Subtitles | ذودوا مئات منهم عبر كل الكوكب |
| yüzlercesi gibi değildi bu, adil bir kaçırmaydı... | Open Subtitles | والمصادرات القليلة ليسوا وحدهم ، هم مئات منهم... |
| Hastanede yüzlercesi olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون هناك مئات منهم في المستشفى. |
| Hayır, yüzlercesi burada. | Open Subtitles | لا، هناك مئات منهم |