Orada en az yüz kişi bekliyor! | Open Subtitles | هناك في الخارج حوالي أكثر من مائة شخص |
Orada kendinden geçmiş yüz kişi var. | Open Subtitles | يوجد مائة شخص غائبون عن الوعي هناك |
CA: yüz kişi bir kerede Mars'a gidecek, bu da 6 ay veya 2 ay mı sürecek? | TED | (كريس أندرسون): أن يسافر مائة شخص إلى المريخ في آن واحد، يستغرق الأمر، كم، ستة أشهر؟ شهران؟ |
Her gün yüz insan araç kazalarında hayatını kaybediyor. | TED | انظروا، مائة شخص يموتون يوميًا بسبب حوادث السيارات. |
İstatistiklere göre Her yüz kişiden biri bir psikopat. | TED | إليكم هذه الإحصائيات: واحد من كل مائة شخص عادي هو سيكوباتي. |
Onu kovaladığımızı Yüzlerce kişi görmüştür. | Open Subtitles | هل أنت مجنون؟ من المحتمل ان مائة شخص رأوا بأنّنا نطارده |
Benim grubunda yüz kişi kadar_BAR_vardı. | Open Subtitles | كانوا حوالى مائة شخص فى مدرجى |
O şifreyi yüz insan da bilebilir. | Open Subtitles | مائة شخص كان يمكن أن يكون لدّيه ذلك الرمز |
Bütün problemleri çıkaran sadece birkaç yüz insan vardır. | Open Subtitles | فقط ما يقرب من مائة شخص هم من يخلقون كل المشاكل |
Bu bornoz ve bunu giyen kadın onları takdir etmeyen yüz kişiden daha değerlidir. | Open Subtitles | هذه العباءة والشخص الذي كان يرتديها تساوي أكثر من مائة شخص لا يقدرها |
Bu bornoz ve bunu giyen kadın onları takdir etmeyen yüz kişiden daha değerlidir. | Open Subtitles | هذه العباءة والشخص الذي كان يرتديها تساوي أكثر من مائة شخص لا يقدرها |
Raven, bu sığınak gerçekse yüz kişiden çok daha fazlasını kurtarabiliriz. | Open Subtitles | (ريفين)، إذا كانت هذه الغرفة حقيقية يمكننا إنقاذ أكثر من مائة شخص |
Yüzlerce kişi var... | Open Subtitles | و يوجد مائة شخص هنا |
Yüzlerce kişi onların içine tükürüyor. | Open Subtitles | هناك، مثل مائة شخص يبصقون فيه |