Bütün parasını ve mal varlığını kaybetti ve kendini Noel baba sanmaya başladı. | Open Subtitles | لقد تخلى عن كل ماله ومركزه وأظن أن ذلك جعله يظن بأنه سانتا |
D'Anconia kendi parasını kullanmış ve şimdi hepsini o madenlerde kaybetti. | Open Subtitles | دى انكونيا , يستخدم ماله والان قد خسره فى هذه المناجم |
parasını bana teslim eden insanların bildiğim şeylere erişimi vardı. | Open Subtitles | الذي يضع ماله في مصرفي يمتلك الوصول لمعرفة ما يريد |
Sonra da onu parası için öldürdüğümü. Ya Dickie için ne diyecekler? | Open Subtitles | ثم قتلته من اجل ماله, وماذا سيقولون عن ديكى ؟ |
Dart oyununda para kaybetti. Ve öfkesini benden çıkarmak için buraya geldi. | Open Subtitles | لقد خسر ماله فى العب وجاء ليحول ان يحصل على المزيد منى |
Bir pasaport gördüm. parayı da aldığına göre, ortadan kaybolacaktır. | Open Subtitles | رأيتُ جواز سفر، الآن حصل على ماله ، و سيختفي. |
ve sonra gidip parasının yarısı için o belgeleri imzaladın. | Open Subtitles | ثم ذهبت إلى هناك ووقعتَ لدخوله المشفى وقبضتَ نصف ماله |
Şirketle beraber parasını kaybeden şikayetçi bir yatırımcı var mı? | Open Subtitles | ربما هناك مستثمر ساخط شخص فقط ماله في الشركة ؟ |
Ortağımla birlikte bu mekan için büyük planlarımız var ve bize yatırım yapan herkesin parasını ikiye katlayacağından eminim. | Open Subtitles | أنا ورفيقي لدينا خطط كبيرة لهذا المكان، وأعرف أن أي أحد سيستثمر ماله معنا سيضاعف حصته. هذا على الأقل. |
Diyorum ki, buluşma gerine götürelim parasını verelim, orospu çocuğu mutlu olur. | Open Subtitles | أقول أننا نقابله فى ميعاد الشُحنة ونُعطيه ماله سيصبح هذا الوغد سعيداً |
Ancak Cord, Tina'nın Cord'un parasını Cord'dan daha fazla sevdiğini anlayınca Tina'yı terk etti. | TED | ولكن عندما إكتشف كورد أن تينا تحب ماله بقدر حبها له، تخلى عنها |
Cemaati ve kilisesine parasını, inancını ve ruhunu verdi. | Open Subtitles | لمجتمعه وللكنيسة وهب من ماله وايمانه وروحه. |
Aslında kaçmak bahane herkesin parasını sonra verecektim, ancak böyle olurdu. | Open Subtitles | كأنه كان عذراً لأهرب كنت سأعطى الكل ماله لاحقاً و هكذا خرجت |
parasını aldıktan sonra bile oyunu sürdürmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تستمر في خداعه حتى بعد أن تأخذ ماله |
İki kişiden, parası olanın parasını kaybedene borç veriyormuş. | Open Subtitles | أحد الرجلين ذلكالذىلديهالمال.. أعار بعضاً من ماله ، لذلك الذى فقده |
parası bendeydi, banka kapanmıştı ve bu yüzden de yatıramadım. | Open Subtitles | عموما, ان ماله هنا معى, لأنى وجدت البنك مغلقا ولم استطع ايداعها فى حسابه |
Bay Brownlow kitapları ve parası için peşinize düşecektir. | Open Subtitles | مستر براونلو سوف يأتى هنا لو علم انك لديك كتبه و ماله |
para olmadan oraya anca tamamen aklını kaçırmış olan gider! | Open Subtitles | فقط الأحمق من يفعل هذا يذهب من هنا بدون ماله |
Ama anlaşılan o ki destekçileri ona para vermek istemedi. | Open Subtitles | لكن لا أظن أن احداً من مؤيده رغب بوضع ماله |
Ve kimse hayatları boyunca biriktirdiği tüm parayı o kötü şöhretli insan kaçakçılarına vermezdi eğer göç etmelerinin yasal bir yolu olsaydı. | TED | ولا يوجد شخص سيضع كل ما تبقى من ماله في أيدي اولئك المهربين إن كان هناك طريقة شرعية للهجرة. |
Hatta biri kendinizi tamamen engelliyor olmanız ve Bay Deutsch'un parasının üçte birini boşa harcadığı. | Open Subtitles | انا مدرك كل شئ وأحد هذه الأشياء انك تنغلق على نفسك تماما وشئ أخر ان من الواضح ان مستر دويتش ضيع ثلث ماله |
Herif çok sinirliydi. Buraya gelmesin diye, paranın yarısını getireceğimi söyledim. | Open Subtitles | الرجل غاضب جدا قلت له إنني يمكن ان استرد له نصف ماله |
parasına sahip çıkamayan biri onu hak etmiyordur. | Open Subtitles | في رأيي الشخصي من لا يحرص على ماله لا يستحقه بالضبط |
Onun parasıyla çocukların okul taksitini ödüyorum. Bir nevi veli sayılır. | Open Subtitles | ماله يدفع الرسوم الدراسية لأولادى إنه عمليا والد أطفالى فى المدرسة |
Nakde çevirmek, paraya çevirmek ister. "Kirli parani al ve eve git." Bunu yapmasina izin verme. | Open Subtitles | و يريد أن يبيع و يأخذ ماله و يذهب للبيت لا تدعه يفعل هذا |
Bana birçok ünlü ve politikacı geldi ve hiçbiri de paralarını geri istemedi. | Open Subtitles | لقد استشرت من قبل المشاهير والسياسيين ولم يطلب أحدهم أن أعيده له ماله |
Carson'ın parasından bir kuruş bile almanı istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اعتقد ان كارسون يريد منك للحصول على بنس واحد من ماله |
Ve babana kendi parasıyla ödeme mi yapacaktık? | Open Subtitles | وندفع لوالدك من نفس ماله اليس كذلك |
Başka insanların paraları üzerinden para kazanan herkes, dolandırıcıdır. | Open Subtitles | أي شخص يجني ماله من أموال الآخرين فهو محتال |
Tambor servetini petrolle kazanmış olabilir ama sonra madenciliğe, medyaya ve son macerası olan silah ticaretine geçti. | Open Subtitles | تامبور لربّما جعل ماله في النفط، لكنّه منذ منوّع إلى تعدين، وسائل الإعلام، ومغامرته الأخيرة، أسلحة تتعامل. |