Vuruşa hazırlanıyor! Mantle vuruyor! | Open Subtitles | انه العظيم ميكي مانتل الان هاي البقعة تأتى |
Şimdi de müthiş Mickey Mantle! Vuruşa hazırlanıyor! | Open Subtitles | انه العظيم ميكي مانتل الان هاي البقعة تأتى |
Yani, Mickey Mantle'ı beyzbol maçına alır mıydın? | Open Subtitles | اذا فقد اصطحبت معك ميكى مانتل الى مبارة كرة القاعدة |
Ve Mickey Mantle benim için Tanrı gibiydi. | Open Subtitles | و ميكي مانتل كان يمثل امبراطور العالم لي |
Yani Mantel onlara çok yaklaştı ancak ilk hamle onlardan geldi. | Open Subtitles | اذا مانتل قد اقترب من ضباطك المرتزقه لقد تمكنوا منه أولا |
Mickey Mantle'ı ağlattı. Gazetelerde Mick'in ağladığı yazıyordu. | Open Subtitles | جعل ميكي مانتل يبكي و الصحف قالت ان مانتل كان يبكي |
Babanın kirayı ödeyemediğini düşün. Mickey Mantle'dan borç iste. | Open Subtitles | اذهب واجعل ميكي مانتل يدفع اجر اباك و اسمع الي ما سيقوله |
Geçen gün Mickey Mantle kiramızı ödemez dediğin için beyzbol kartlarını atmaya kalktı. | Open Subtitles | لقد القي بكل بطاقات ريكي مانتل و قال لي مانتل لن يدفع لي اجري |
Mickey Mantle'ın en sevdiği eldivenini araklamışlar. | Open Subtitles | في كليفلاند البارحة سرقواً قفاز اللاعب مايكي مانتل |
- Oyun dışısın, Mantle. | Open Subtitles | - بدا انها كذلك انت خارج المباراة ، مانتل |
Mantle Retractor, ki artık endüstrinin standardı. | Open Subtitles | حسناً، إنه صفيحة من الذهب الخالص في الحقيقة. ماسك "ذا مانتل"، والذي أصبح الآن معياراً للصناعة. |
Anthony Dod Mantle, sen bir günahkarsın senin yerin cehennem. | Open Subtitles | آنطوني جون مانتل" أنت آثم" مكانك بالجحيم |
Yargıç A.D. Mantle salona girdi. | Open Subtitles | المحترم القاضي إي دي مانتل يترأس الجلسة |
Mickey Mantle'la bir fotoğrafı var, onu onartacağıma dair söz vermiştim. | Open Subtitles | - بيت جدي لديه هذه مع مكي مانتل و أنا وعدت أن أرممها فــ |
- Daha fazla dayanamıyorum. - Ve Mickey Mantle. | Open Subtitles | ـ لا يُمكنني أن أحدثك عنه بعد الأن ـ حدثنّي عن (ميكي مانتل) |
Sen Mantle Kardeşler destanına kafa karıştırıcı bir element katıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تشكلين عنصرًا مربكًا في ملحمة الأخوة (مانتل) |
Ama Mantle Kardeşler destanında yerim yok. | Open Subtitles | لكن ليس لديّ دور في ملحمة الإخوة (مانتل) |
Kendimi tanıtmama izin verin. Ben Mantle ikizlerinden biriyim. | Open Subtitles | دعيني أعرّف بنفسي أنا واحد من التوأم (مانتل) |
Bayan Bookman, bu som altından bir Mantle retraktörü. | Open Subtitles | يا سيدة (بوكمان) هذا مبعاد (مانتل) من الذهب الخالص |
Mantel, Bodnar ülkeden ayrıldıktan hemen sonra burada toplanacaklarını düşünüyordu. | Open Subtitles | مانتل اعتقد ان هذا الفصيل بدأ فى التجمع هنا بعد مغادره بودنار مباشره |
Ajan Mantel'in öldürüldüğü yere gidip cesedinin ya da herhangi bir Mossad sırrının açığa çıkmasını engellediler. | Open Subtitles | لقد ذهبوا الى حيث تم قتل الضابط مانتل ليمنعوا الجثه أو أى أسرار أخرى للموساد من أن يتم افشائها |