Aksi takdirde, bir katil olduğuna inanmaktan başka seçeneğimiz yok. | Open Subtitles | ما عدا ذلك ليس لديه خيار سوى الإيمان بأنه قاتل |
Aksi takdirde önümüzdeki 48 saat içinde başbakan istifasını sunmak zorunda kalır. | Open Subtitles | ما عدا ذلك ، خلال الـ48 ساعة القادمة رئيس الوزراء سوف يستقيل |
Ama Bunun dışında genelde burada suç olmaz. | Open Subtitles | والتي كانت توجد أمام مكان الدونات ما عدا ذلك فأن المكان مسالم |
Yoksa neden satranç kulübüne ya da tiyatro kulübüne katılayım değil mi? | Open Subtitles | الذي ما عدا ذلك أَنضمُّ إلى الشطرنجِ النادي، نادي المسرحيةَ والنادي الرئيسيَ؟ |
Aksi halde bizi yok edecek olan kötülükle savaşmak için elimizden geleni yaparız. | Open Subtitles | نحن نعمل ما نحن يمكن أن لمحاربة الشرّ الذي يحطّمنا ما عدا ذلك. |
-Eve gitmek için sabırsızlanıyor Onun dışında oldukça iyi gözüküyor. | Open Subtitles | ؟ لقد نفذ صبره و يريد الذهاب للمنزل يا سيدى لكن ما عدا ذلك فإنه يبدو بخير تام |
Nick, ağzında Başka bir şey daha var ve hareket etmiyor. | Open Subtitles | نيك، هناك شيء ما عدا ذلك في فَمِّه، وهو لا يَتحرّكُ. |
Aksi takdirde işler kötüye gitmeye devam edecek ve tahmin ettiğimizden çok daha erken, çok daha beter olacak. | TED | ما عدا ذلك ستستمر الأمور في أخذ منحنى سيء وستزداد سوءاً، أسرع مما نتوقع. |
Aksi takdirde, seni ve aileni öldürene kadar durmayacaklar. | Open Subtitles | ما عدا ذلك هم لن يتوقفوا حتى انت وعائلتك ميتون |
- kabul ediliyor. Aksi takdirde anarşi oluyor. | Open Subtitles | التى يجب أن تتبع ما عدا ذلك ستكون فوضوى. |
Aksi takdirde eminim polis aranabilir. | Open Subtitles | ما عدا ذلك ، أَنا متأكد جداً أن الشرطة من الممكن أن تتدخل |
Orgazmların süresi ve yoğunluğu kısalma eğilimindedir fakat Bunun dışında, çok az değişiklik görüyoruz. | Open Subtitles | تميل الاورغازمات لتكون أقصر في مدّتها وشدّتها، ولكن ما عدا ذلك, شهدنا لها تغييرات قليلة جدّاً. |
Bunun dışında bir şey olmaması gerek. | Open Subtitles | ما عدا ذلك , ليس من المفترض ان تكون كذلك |
Bunun dışında sadece Hıristiyan ülkeler var. | TED | ما عدا ذلك كانت الدول المسيحية فقط. |
Yoksa, bir su kulesi, veya ayrı bir pompaya gerekir. | Open Subtitles | ما عدا ذلك تحتاجين الى برج ماء أو مضخة منفصلة |
Yoksa hiçbirimiz hayata katlanamazdık. | Open Subtitles | ما عدا ذلك لا أحد منا يمكن أن يوقف حياة. |
Aksi halde aynı hataları tekrar tekrar yapmaya devam edersin. | Open Subtitles | ما عدا ذلك ستظل ترتكب نفس الأخطاء مراراً و تكراراً |
Seni kendim götüreceğim. Aksi halde paramı alamam. | Open Subtitles | لأننى سأعيدك بنفسى ما عدا ذلك , لن أحصل على المال |
Sıradaki görev bu, Onun dışında hiçbir şey yok. | Open Subtitles | هناك المهمّة القادمة، ولا شيء ما عدا ذلك. |
Ama kaçarsan eğer Eleanor... gidebileceğin Başka bir yer yok. | Open Subtitles | لكنك تهربي إلينور ومفيش أي مكان ما عدا ذلك تذهبي الية |
Bu Çinli adam hakkında başka ne biliyoruz? | Open Subtitles | ما هو ما عدا ذلك نعرفه حول هذا الرجل المحترم الصينى ؟ |
Annie? Annie? - başka ne yapacaktık? | Open Subtitles | ماذا ما عدا ذلك يُمْكِنُ أَنَّنا نَعمَلُ؟ |
Bu kadar pas oluşumunu ve aşağıdaki cesetlerin durumunu başka nasıl açıklarım bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كم ما عدا ذلك لتوضيح المدى التآكل أو إنحطاط الأجسام. |
Bunu Başka türlü nasıl yapabileceklerini bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كم ما عدا ذلك هم كان يمكن أن يعملوه. |
biliyormusun karan tanrıya şükür ki raj benimleydi Aksi taktirde sıkıntıdan patlayabilirdim | Open Subtitles | تعرف، كاران. إشكر الله ان راج كان معي ما عدا ذلك ... |