Tek bildiğimiz yetkililerin temizlik amacıyla... parkı kapatmaya karar verdiği. | Open Subtitles | ما نعلمه ان السلطات اغلقت المتنزه ويتم تنظيفه |
Arka bahçemize gömüldüler ve Tek bildiğimiz bu kadar. | Open Subtitles | لقد دُفنوا بباحة منزلنا، و هذا كل ما نعلمه. |
Benzetme yaparak Bildiklerimizi bilmediklerimizle bir araya getirdiğimizde metaforik düşünme, keşfetmeyi ateşleyen anahtarı çevirir. | TED | فبدمج كلا ما نعلمه وما لا نعلمه بواسطة القياس والمقارنة فالتفكير المجازي سوف يشعل الشعلة التي سوف تنير الإكتشافات |
Hakkında Bildiklerimizi tekrar gözden geçirelim. | Open Subtitles | فلنراجع ما نعلمه غريغوري سيتابع اغراق النساء |
Satürn, halkaları ve uyduları hakkında bildiklerimizin çoğu Cassini uydusundan elde edilmiştir. | Open Subtitles | أغلب ما نعلمه عن زحل "وعن حلقاته وأقماره، يأتي من "كاسيني |
Duyduguma göre Hasaan hakkinda bildiklerimizin çogunu sizin sayenizde ögrenmisiz. | Open Subtitles | لقد علمت أن جميع ما نعلمه بشأن " حسن " كان بفضلكم يا رفاق |
Şu anda bildiğimiz şey şu ki, sizin geminizin koruması olmadan hiçbir şansları olmayan 50.000 sivil kazazede mevcut. | Open Subtitles | ما نعلمه في هذه اللحظة أنه يوجد 50 ألف لاجئ مدني بالخارج ليس لديهم أي فرصة بدون حماية سفينتك |
Ama ne olursa olsun, bu keşiflerden bildiğimiz şey, Mars'ın bugünkü kalıntılarında yaşamın varlığı hipotezi geçerli bir hipotez olduğudur. | TED | على أية حال، ما نعلمه هو أنه كنتيجة للاكتشاف، فإن الفرضية بأنه لا زالت هناك حياة على المريخ في هذه الأيام تبقى باقية. |
Tek bildiğimiz şey, net bir görüş olmadıkça onları hedef alamıyoruz. | Open Subtitles | ما نعلمه الآن هو أننا لا يسعنا استهدافهم ما لم تتسنَّ لنا رؤية واضحة لهم. |
Tek bildiğimiz askerlerin öldüğü ama isimlerini yayınlamadılar. | Open Subtitles | كل ما نعلمه هو أنه قد مات بعض الجنود، لكنهم لم يصدروا الاسماء. |
Tek bildiğimiz, sizin varlığınız ulusal güvenliğimiz için bir tehdit ve onu ortadan kaldıran da bir vatansever. | Open Subtitles | جُلّ ما نعلمه بأن ثروتك هو التهديد الوحيد للأمن القومي و الجهود الرامية لإزالته كان عمل وطني |
Şu anda ne olduklarını bilmiyoruz. Tek bildiğimiz güçlü ve tehlikeli oldukları. | Open Subtitles | نحن لا نعلم ما هم عليه الآن كل ما نعلمه هو انهم خطرين وأقوياء |
- Tek bildiğimiz bir anlaşma yapmaya çalıyor olabileceği. | Open Subtitles | كل ما نعلمه ، أنه يقوم بالإتفاق على صفقة |
O işe yarasa bile, bu gemi hakkında Bildiklerimizi hesaba katarsan bir nükleer bomba yeterli olmayacaktır. | Open Subtitles | حتى لو نجحت في ذلك ما نعلمه عن هذه السفينة |
Sana Mysterion'un kimliği hakkında Bildiklerimizi göstereceğim. | Open Subtitles | سوف أريك ما نعلمه 'بخصوص هوية 'الميستريون. |
Tehlikeyi ortadan kaldırdık sandık ama o zamanlar, şu an Bildiklerimizi bilmiyorduk. | Open Subtitles | خلنا أننا أبدنا التهديد، لكننا جهلنا عندئذٍ ما نعلمه الآن. |
Hepsi bu kadar. Ging'e dair bildiklerimizin hepsi bu. | Open Subtitles | هذا كل ما نعلمه عن (جين). |
bildiğimiz şey, yetişkinlerin çocukların yaptığı vahşi suçlamaları kesin kanıt olarak kabul etmeleridir. | TED | ما نعلمه أن البالغين قبلوا اتهامات خطيرة من أطفال كدليلٍ قاطعٍ. |
bildiğimiz şey, eğer görünürde düz bir yol yoksa onları hedef yapamıyoruz. | Open Subtitles | ما نعلمه الآن هو أننا لا يسعنا استهدافهم ما لم تتسنَّ لنا رؤية واضحة لهم. |