"ما يجب أن أفعله" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Yapmam gerekeni
• Yapmam gereken şey
• ne yapmam gerektiğini
• yapmak zorunda olduğum şeyi
• ne yapacağımı

Onlara anlat, sadece Yapmam gerekeni yaptım, ne yapmam söylendiyse.
، أخبريهم بأنني فعلت ما يجب أن أفعله . ما أُمرت أن أفعله

Yapmam gerekeni biliyorum ama dönersem geçmişimle yüzleşirim.
أعرف ما يجب أن أفعله لكن العودة تعني أنني سأواجه الماضي

Yapmam gereken şey.
هذا ما يجب أن أفعله.

Zaten hayatım boyunca birileri ne yapmam gerektiğini söyledi.
الكثير من الناس كانوا يُملون عليا ما يجب أن أفعله طوال حياتى

Lord'larım, eğer işin ucunda dünyaya ve krallığıma yarar sağlayacak bir şey olmasaydı, hiçbir güç beni, yapmak zorunda olduğum şeyi gerçekleştirmem için zorlayamazdı.
انها تبدو مثل حصان ايها اللورد, لو كان لابد من إرضاء العالم و مملكتي فلن أفعل ما يجب أن أفعله في هذا اليوم من شيء دنيوي

Sakın benimle konuşma! ne yapacağımı düşünmeye çalışıyorum.
لا تتحدث إلي أنا أحاول التفكير ما يجب أن أفعله

Sadece daha da kolaylaştırıyor. Yapmam gerekeni biliyorum.
إنه فقط يجعله أكثر سهولة أعرف ما يجب أن أفعله

Yapmam gerekeni yapıyorum, sadece. Kesinlikle hiç bir şey.
على فحسب أن أفعل ما يجب أن أفعله لا شيء إطلاقاً

Yapmam gerekeni biliyordum. Ama çok korktum.
لقد عرفت ما يجب أن أفعله ولكنني كنت خائفا للغاية

Tek gereken, kalabalık dansçılardan biri olmak için seçmelere katılmaktı ve bu oldu mu, tepeye çıkmak için tam olarak Yapmam gerekeni biliyordum.
كل ما كان علي فعله هو الحصول على تجربة أداء لأصبح واحدة من طاقم الرقص و عندما يحدث هذا أعلم بالضبط ما يجب أن أفعله

Bu takıma liderlik yapacağım. Yapmam gerekeni biliyorum.
سأقود هذا الفريق أعلم ما يجب أن أفعله

Ama Yapmam gerekeni yapmalıyım.
و لكن يجب أن افعل ما يجب أن أفعله

Asıl Yapmam gereken şey bu.
هذا تماماً ما يجب أن أفعله

Birden ne yapmam gerektiğini anladım, ama cesaret toplamam gerekiyor.
سأستجمع شجاعتى لأفعل ما يجب أن أفعله

Sayende ne yapmam gerektiğini biliyorum.
وبسبب ذلك أعلم الآن ما يجب أن أفعله.

Bana ne yapmam gerektiğini söyleme.
لا تقولي لي ما يجب أن أفعله

Müşterim için yapmak zorunda olduğum şeyi yaptım.
! لقد فعلت ما يجب أن أفعله لصالح موكلي لقد اتخذت قرارًا صعبًا

Gelecek sefer ukalalık yapmaya kalkma. Bana ne yapacağımı söyleme.
لا تتذاكى في المرة الأخرى لا تقولي لي ما يجب أن أفعله