O, senin yok etmek için hazır olman gereken şey. | Open Subtitles | وهذا هو ما يجب أن تكون على استعداد لتدمير. |
O, senin yok etmek için hazır olman gereken şey. | Open Subtitles | وهذا ما يجب أن تكون على استعداد لتدمير. |
Ebeveynliğin ne olması gerektiğini bildiğimizi sanmıyorum. | TED | بدقة، لا أظن أننا نعلم ما يجب أن تكون عليه الأبوة. |
Diğeri de; küçük kızların nasıl olması gerektiğini bildiğini düşünen türden bir feministtir. | TED | ونوع اخر من النقاد هم نوع معين من المتحيزين للإناث وهم الذين يعتقدونأن يعرفون ما يجب أن تكون عليه الفتيات الصغيرات. |
Madem böyle olması gerektiğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | حسنٌ، إن كنتِ تظنّين أنّ هذا ما يجب أن تكون عليه الأمور |
ve bizi bir araya getiren şey, ortak noktamız en azından, 'işletim' kelimesinin ne olduğunu veya olması gerektiğini küresel algılayışımızın aynı olması. | TED | والذي يجمعنا هو أنه لدينا، على الأقل فهم موحد وعالمي لما تعنيه كلمة "أعمال"، أو ما يجب أن تكون عليه. |