İlkel tanklarınız ve uçaklarınızla kendi kendinize savaşmanıza kayıtsız kaldık. | Open Subtitles | بينما كان القتال بينكم يقتصرعلى الدبابات والطائرات ، كنا غير مبالين. |
Özellikle Edo döneminde, çok kayıtsız davrandılar. | Open Subtitles | خصوصاً في عصر إيدو, لقد كانوا غير مبالين. |
Fakat o zaman bizler de bu çocuklara okullar kadar kayıtsız kalmış oluruz. | Open Subtitles | لكننا سنكون غير مبالين بالأطفال مثل المدارس |
Aslı şu, generaller Avrupa ve Amerika'nın kınamalarına tamamen kayıtsız. | Open Subtitles | حقيقة الأمر هي أن الجنرالات غير مبالين بوضوح إلى استنكار الأمريكيين والأوربيين. |
Psikopatlar bu tür aksiliklere karşı kayıtsız kalabilir. | Open Subtitles | عادةً ما يكون المختلون نفسياً لا مبالين لمثل هذه الكبوات |