| Evet, tabi. Ama sadece bir tane içebilirim. Yarın erken kalkmam gerek. | Open Subtitles | صحيح , بالتأكيد , أستطيع فقط تناول كأساً واحدة لأنني يجب أن أستيقظ مبكراً غداً |
| Beni dinle başka bir şeye ihtiyacınız olursa haberim olsun. Yarın erken'den yola çıkacağız. | Open Subtitles | لو أردت شيئاً آخر أخبرني سننطلق مبكراً غداً |
| Yarın erken kalkmalısın. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَنْهضَ مبكراً غداً. |
| Bence Yarın erkenden yola koyulmalıyız. | Open Subtitles | حسناً فتيات، أعتقد أنه ينبغي علينا البدء مبكراً غداً لأنني لا أصدق أننا فعلا ذاهبون |
| Yarın erkenden görüşürüz. | Open Subtitles | ...أراكم مبكراً غداً |
| Yarın erken kalkmam gerekmiyor. | Open Subtitles | إنه ليس مثل النهوض مبكراً غداً |
| Yarın erken kalkmalıyız | Open Subtitles | يجب أن نستيقظ مبكراً غداً. |
| Yarın erken kalkacağım. Sinirlenme. | Open Subtitles | سأرحل لدي عمل مبكراً غداً |
| Yarın erken kalkmak zorundayım. | Open Subtitles | عليّ أن استيقظ مبكراً غداً |
| Gitmeliyim. Yarın erken kalkacağım. | Open Subtitles | -علي الذهاب ينبغي أن أستيقظ مبكراً غداً |
| Yarın erken kalkması gerekiyormuş. | Open Subtitles | عليها الإستيقاظ مبكراً غداً |
| - Dinle, Yarın erken kalkmam gerek. | Open Subtitles | إسمع، عي النهوض مبكراً غداً لذا... . |
| Yarın erken gel, karışmam. | Open Subtitles | تعالي مبكراً غداً وإلا ... . |
| Yarın erkenden görüşürüz. | Open Subtitles | ...أراكم مبكراً غداً |