Bende Sex and The City'dekilerin süslü zevkleri vardır sanıyordum. | Open Subtitles | وأنا من كنت تظن أن فتيات برنامج الجنس والمدينة'' لديهن ذوق مبهرج'' |
Tomo'da senin için bir şey var! süslü ve modern bir şey! | Open Subtitles | "تـومـو"، لدّيـه شيء لك شيء مبهرج وحديث! |
Bu şatafatlı kıyafetlerle görünü eksikliğini gidereye çalışma. | Open Subtitles | لا تحاول أن تعوض عدم ظهور هذا الزي مبهرج. |
Benim için biraz şatafatlı ancak Patty'nin merhum annesine ait. | Open Subtitles | مبهرج كثيراً لعمري ولكنه يعود لأم باتي المتوفاة |
Bir çocuğum var ve güvenlik benim için önemli. Ama çok cafcaflı olmasın. | Open Subtitles | لدي ولداً و الأمان عامل مهم لكن لا أريد شيء مبهرج للغايه |
Evet, öyle. Ben gürültülü ve gösterişli biri diyecektim. | Open Subtitles | حسناً, انا كنت موشك على قول شخص مبهرج وعالى |
süslü bir salonda yüz masajı yaparak işe başlamış. | Open Subtitles | بدأت بعمل تجميل للوجه في صالون مبهرج |
süslü bir iş yerin olsa gerek. | Open Subtitles | لابد وأنكِ تعملين في مكان مبهرج |
Bende Sex and The City'dekilerin süslü zevkleri vardır sanıyordum. | Open Subtitles | وأنا من كانت تظنّ أنّ فتيان مسلسل "النوع و المدينة" لديهنّ ذوق مبهرج |
O, "Zamanı geçti" demenin süslü bir yolu. | Open Subtitles | ذلك فقط قول مبهرج بدلاً عن قول " تعدت مرحلة اوج الشهره " |
Hayır, bu benim. Ben süslü çocuğum. | Open Subtitles | كلا، إنه لي، أنا فتى مبهرج. |
Biraz fazla süslü değil mi? | Open Subtitles | إنه مبهرج ألا تعتقد ذلك ؟ |
Ya ya öyle. Böylesi şatafatlı tiyatroculardan daha fazlasını beklerdim. | Open Subtitles | مُبتذل، توقّعت إبداعًا أثرى من تمثيل مسرحيّ مبهرج كهذا. |
Ya ya öyle. Böylesi şatafatlı tiyatroculardan daha fazlasını beklerdim. | Open Subtitles | مُبتذل، توقّعت إبداعًا أثرى من تمثيل مسرحيّ مبهرج كهذا. |
Sana sahip olduğumu tüm dünyaya göstermek için şatafatlı bir mücevher takmam gerekmiyor. | Open Subtitles | ولا أشعر بحاجة لأري العالم أني أمتلكك . عن طريق وضع حجر مبهرج على يدك. |
O kadar şatafatlı olmaya gerek yok. | Open Subtitles | وليس هناك حاجة إلى أن يكون مبهرج |
Şu şatafatlı olanlardan ve renovasyona ihtiyacı var. | Open Subtitles | منزل مبهرج كبير جدًا بحاجة للترميم. |
Evet hastane için biraz cafcaflı ama personel iyi. | Open Subtitles | نعم، إنه مكان مبهرج قليلاً لمستشفى لكن الطاقم جيد يأتون ويذهبون كل الوقت، لكن |
cafcaflı laflar ediyorsun ama pek havamda değilim. | Open Subtitles | كلام مبهرج كبير لست فى مزاج جيد لهذا |
Biraz fazla cafcaflı, o ekstra fermuar falan. | Open Subtitles | مبهرج قليلاً , ذلك السحاب الأضافي |
Hiç olmazsa gösterişli bir şey. | Open Subtitles | . لا أعرف شيئاً عن القوة لكن هذا مبهرج |
Senin gibi biri için fazla gösterişli değil mi? Hediye. | Open Subtitles | -انه مبهرج بالنسبه الى رجل مثلك |