Bizi kabul etmenizi rica edeceğim çünkü çok yorgunuz. | Open Subtitles | نعم. أريد منك أن تعطيني غرفة .لأننا متعبون |
- Hepimiz yorgunuz, sakinleşmeliyiz. | Open Subtitles | اعتقد ان كلنا متعبون نحتاج ان نهدأ جميعا |
Onlar yorgun ve bitkin biz ise zindeyiz. | Open Subtitles | إنهم مجهدون و متعبون و نحن لا زلنا نضرين |
Havaalanından taksi ile geldik. İkimiz de biraz yorgun ve kirliyiz. | Open Subtitles | وأخذنا سيارة أجرة من المطار نحن متعبون ووسخون |
Dürüst olmak gerekirse, Mrs. Mitchell, ...hepimiz çok yorulduk, ...ancak herkes işini iyi yapıyor, ...ve... | Open Subtitles | لنكون صادقين، السيدة ميتشل، نحن جميعا متعبون للغاية، ولكن الباقون جميعا يبدو أنهم يتعاملون معها بشكل جيد جدا، |
yorulduk. Birisi bir numara atlamış olmalı. Dön. | Open Subtitles | نحن متعبون ، لا بد أن أحدهم قد نسي رقماً عودوا إلى هناك |
- Sür atları! Yola devam! - Onlar da yoruldu biz de. | Open Subtitles | ـ واصل السير مباشرتاً ـ إنهم متعبون و كذلك نحنُ |
- Görüşürüz. - Eminim hepimiz çok yorgunuz. | Open Subtitles | يجب ان تنالوا قسطاً من النوم, أنتم متعبون حقاً |
İkimiz de yorgunuz. | Open Subtitles | . حسناً , انظر , اتعلم , نحن الاثنين متعبون |
Uzun zamandır denizde olmaktan hepimiz birazcık yorgunuz. | Open Subtitles | كفى نحن كلنا متعبون من البقاء في البحر طول هذه المدة |
Hem yorgunuz, hem de personel sayımız az. Sıraya baksana. | Open Subtitles | نحن متعبون و وقت العمل قصير أنظري للطابور |
yorgun olmalısınız. | Open Subtitles | يبدو أنكم متعبون , سوف نخبركم بالمزيد غدا |
Düşmanları ile karşılaşmaktan yorgun düşmüş olmalılar. | Open Subtitles | من المؤكد أنهم متعبون من مواجهتهم مع الدخلاء |
Saat çok erken herkes yorgun ve kimse duygusal kararlar verecek durumda değil. | Open Subtitles | أظن أن الوقت مبكر و كلنا متعبون و حالتنا لا تسمح باتخاذ قرارات عاطفية |
Saat çok erken herkes yorgun ve kimse duygusal kararlar verecek durumda değil. | Open Subtitles | أظن أن الوقت مبكر و كلنا متعبون و حالتنا لا تسمح باتخاذ قرارات عاطفية |
Afrikalılar, herkesin hayırseverlik ve bakım konusu olmaktan yoruldu, biz de yorulduk. | TED | الأفارقة ، بعد -- انهم تعبوا ، ونحن متعبون كوننا الموضوع الرئيسي لكل شئ خيري وبحاجة لرعاية. |
Kaçmaya çalışmayın. - yorulduk. | Open Subtitles | رجاءاً لا تحاولين الهرب فنحن متعبون |
Hepimiz yorulduk, MK ama bunu birbirimize sahip olmadan yapamayız. | Open Subtitles | جميعنا متعبون (أم كاي) لكننا لا نستطيع القيام بهذا بمفردنا |
Hava iyice soğuyor. İnsanlar yoruldu. Dönsek iyi olur. | Open Subtitles | ستهب العاصفة ، والرجال متعبون من الأفضل أن نعود |
Yorulduğunuzu, kızdığınızı biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنكم متعبون , أعلم انكم محبطون |
Her zaman yorgunlar. Sen dışarıda olduğun zaman endişeleniyorlar. | Open Subtitles | انهم متعبون دائما انهم قلقون بشأن موعد خروجك في الليل |
Tüm gece dışarıda olduğunuz için yorgunsunuz. | Open Subtitles | نكم لستم متعبون لأنكم استيقظتم مبكرا ً بل لأنكم تسهرون طوال الليل |
Öyle yorgunduk ki, anne, kutlayamadık bile. | Open Subtitles | كنّا متعبون جدا، يا أمي لدرجة إننا حتى لم نحتفل بذلك |
Yoruldunuz mu, beyler? | Open Subtitles | هل انتم يا شباب متعبون ؟ |
Siz ikiniz onca uçuştan sonra epey yorulmuşsunuzdur. | Open Subtitles | اكيد انتم متعبون جداً من رحلة العوده الطويله |