Onların ayrı ayrı olduğu sanılıyordu, ama sonradan anlaşıldı ki ayrı değillerdi. | Open Subtitles | حسناً، كانوا يعتقدون أنهم ليسوا متصلين أي متفرقين ولكنهم اكتشفوا أنهم مخطئين |
İki Vietnam birbirinden ayrı ve farklı görünse de anne babaları aynı. | Open Subtitles | رغم أن البلدين الفتناميين يبدوان متفرقين ومختلفين، إلا أنهم يتشاركان نفس الآباء. |
Uyumaya gittiklerinde, birbirimizle konuşmayalım diye, geceleri bizi birbirimizden ayrı tutuyorlardı. | Open Subtitles | وفي الليل يبقونا متفرقين بعيدا عن بعضنا البعض لكي لا نستطيع أن نتواصل عندما يخلدون للنوم |
Kuzey Afrika'da dağınık halde olduklarından dolayı izlemesi çok zor bir örgüt. | Open Subtitles | متفرقين في جميع أنحاء شمال أفريقيا مما يجعل تتبعهم أمر صعب للغاية |
- Hemen buradan çıkıp dağılacağız. - Ortalıkta da gözükmeyeceğiz. | Open Subtitles | نخرج من هنا بسرعة ونتفرق ونبقى متفرقين, ولو جاء هنا ثانية |
Yer birimleri Marehan Yolu'nda birçok binayı işgal etti... ama hepsi farklı yerlerde. | Open Subtitles | القوات الأرضية إحتلت "عدة مبانٍ على طول طريق "ماريهان لكنهم متفرقين |
Şeyy,onları ayrı tutmaya çalışıyordum, ama bu sabah kalktığımda... birleşmişlerdi.Bilmiyorum. Sorun olur mu? | Open Subtitles | سأحاول أن أجعلهم متفرقين لكنني إستيقظت الصباح وكانوا نوعاً ما متلاصقين أنا لم أعلم ، هل هذا شيء عادي؟ |
Ama ben ayrı tutan şey olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | أنا كنت أقول دائما أنه الشىء الوحيد الذى تسبب فى جعلنا متفرقين |
Kim bilir, belki de biraz ayrı kalmak size iyi gelir. | Open Subtitles | من يعلم ، ربما بعض الوقت متفرقين يمكن أن يكون فقط ما تحتاجونه |
Ama olan onca şeyden sonra, biz bizim biraz ayrı kalmamız en iyisi olacak. | Open Subtitles | ولكن بعد كل ما حدث.. اعتقدت أن غالبًا من الأفضل أن نقضي بعض الوقت متفرقين |
ayrı kalmak veya turneye çıkmak iki sanatçı için çok zordur. | Open Subtitles | أعني ، أن يكونوا متفرقين أو على الطريق أمر صعب بالنسبة لفنانين |
Sonra ayrı ayrı buluşacağız ve hepsini almanın bir yolunu bulacağız. | Open Subtitles | ثم نلتقي متفرقين لنفكر في حل للإستيلاء على البضاعة. |
Dün akşam ikiniz ayrı ayrı çıktınız. Bunun nedeni neydi? | Open Subtitles | لقد غادرتما متفرقين الليلة الماضية لماذا؟ |
Yok canım, hepimiz ayrı ayrı buraya gelmiştik sonra havadan sudan muhabbete daldık. | Open Subtitles | لا, اتينا الى هنا متفرقين ثم بدأنا بالحديث عن اشياء جانبية |
Ve birbirlerini ayrı sattıracak hiçbir şey, ama hiçbir şey yapmamalarına. | Open Subtitles | و أن لا يفعلا ... شيئا ، آي شيء ليتم بيعهم متفرقين عن ... بعضهم البعض |
Hepimiz ayrı yerlerde yaşıyoruz. | Open Subtitles | كلنا نعيش متفرقين بمعزل عن بعضنا البعض |
Hep düşünmüşümdür uzun zaman önce seninle ruhlarımız birdi Gennosuke-sama ve şimdi ayrı oldukları için, yeniden o eski hallerine geri dönmek istiyorlar. | Open Subtitles | {\3cH41008C\1cHF6F3FF} كنت أفكر دائما {\3cH41008C\1cHF6F3FF}بانه قبل وقت طويل أرواحنا كانت واحده {\3cH41008C\1cHF6F3FF} والأن متفرقين ونتمنى أن نعود كما كانت العشيرتين سابقاٌ |
Birlikte yaşarız ya da ayrı ayrı ölürüz. | Open Subtitles | سنعيش يداً واحدة أو نموت متفرقين... |
Tiyatronun başından sonuna kadar dağınık şekilde. İki buraya, iki oraya, üçü de yukarıya. | Open Subtitles | متفرقين في كافة أنحاء المسرح إثنان هنا، إثنان هناك، ثلاثة فوق هناك |
Bir arada tutmak yerine dağınık tutmuş. | Open Subtitles | إذ جعلهم متفرقين عوضَ إبقائهم في مجموعات. |
6 ay sonra hepimiz gideceğiz, sağa, sola dağılacağız. | Open Subtitles | في ستة اشهر سنكون قد رحلنا من هنا متفرقين سنبقى متصلين |