Ben ve Trevor çalışmaya başladığımızdan beri o çok dengesiz oldu. | Open Subtitles | لقد أصبح متقلب المزاج منذ أن أنجبتُ (تريفور) وبدأت أعمل. |
Ben ve Trevor çalışmaya başladığımızdan beri o çok dengesiz oldu. | Open Subtitles | لقد أصبح متقلب المزاج منذ أن أنجبتُ (تريفور) وبدأت أعمل. |
O ne kadar huysuz, değil mi? Buraya kurallardan kurtulmak için geldim! | Open Subtitles | اللعنه عليها ـ يا إلهي ، ياله من ثرثار ٍ متقلب المزاج |
Bütün gün huysuz alacağım. Demek istediğim, parlak olmasına izin verin. | Open Subtitles | أكون متقلب المزاج طوال اليوم , أعني , أدعهم يحترقون مشعيين |
Tanrı gerçekten çok kaprisli. | Open Subtitles | إصبعه على الزناد ياله من متقلب المزاج |
O kaprisli, kaprisli bir ayı. | Open Subtitles | انه متقلب المزاج انه دب متقلب المزاج |
Hayır. Senatör babam zalim, kurnaz ve değişken biridir. | Open Subtitles | لا والدي السيناتور هو، من ضروب الدهاء، رجل متقلب المزاج ، |
Çok garip ve değişken birisiniz. | Open Subtitles | انت غريب شخص متقلب المزاج |
Herkes doğum gününde biraz huysuz olur. | Open Subtitles | الجميع يكون متقلب المزاج في أعياد ميلادهم. |
Çok huysuz. Ona Paxil veriyorduk ama paramız yetmiyor. | Open Subtitles | كما تعلم فهو متقلب المزاج لقد أخضعناه للعلاج ولكن لم نستطع تحمل التكاليف |
- Biraz kaprisli olabiliriz. - Kuruntulu da. | Open Subtitles | نحن يمكن أن يكون قليلا متقلب المزاج. |
Pekâlâ, seni kaprisli insan. | Open Subtitles | . حسنا , انت متقلب المزاج جدا |