ويكيبيديا

    "متوجه إلى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gidiyorum
        
    • gidiyor
        
    İkinci Subay, komuta sizde. Odama fırlatma anahtarlarını almaya gidiyorum. Open Subtitles أيها الضابط التنفيذي ، تول غرفة القيادة أنا متوجه إلى غرفة الإطلاق من أجل مفاتيح إطلاق الصواريخ
    1200 metre batıda. Şimdi oraya gidiyorum. Open Subtitles إنها يبعد 1200 متر نحو الغرب، إني متوجه إلى هُناك الآن.
    Türkiye'de insanlığın en eski çiftçi toplumlarından birinin kalıntılarının çıkarıldığı bir bölgeye gidiyorum. Open Subtitles إنني متوجه إلى منطقة حيثُ يُنقِّب الباحثون عن بعض من أقدم المجتمعات الزراعية البشرية. في وسط تركيا.
    Lupin Takayama'ya doğru gidiyor! Tutuklayın onu, duydunuz mu? Open Subtitles لوبين متوجه إلى منطقة تاكاياما، أقبضوا عليه
    Arabasına gidiyor ve yan yollara kaydıracak. Open Subtitles إنه متوجه إلى سيارته و سوف ينزلق بها جانبياً
    Ben de oraya gidiyorum. Seni evine götüreceğim. Open Subtitles أنا متوجه إلى هناك, سآخذك لبيتك
    Bend, Oregon'a gidiyorum. Resmî bir görev. Çok gizli. Open Subtitles إني متوجه إلى "بيند" بـ"أوريغون"، مهمة رسمية، سريّة للغاية.
    Ben zaten ofisimdeyim. Inglewood'daki adliyeye gidiyorum. Open Subtitles أنا بالواقع في مكتبي ولكني متوجه إلى محكمة "انجلوود"
    Inglewood'daki mahkemeye gidiyorum. Open Subtitles أنا بالواقع في مكتبي ولكني متوجه إلى محكمة "انجلوود"
    Railway istasyonuna gidiyorum, neden? Open Subtitles أنا متوجه إلى المحطة الآن ، لماذا؟
    Philly'e doğru gidiyorum. Jim'in şirketiyle mülakata. Open Subtitles متوجه إلى فيلي مقابلة مع شركة جيم
    Eve gidiyorum. Yemek yapacağım. Open Subtitles ـ متوجه إلى المنزل، لأعد بعض العشاء
    Baylar, bugün Utah'a gidiyorum. Open Subtitles السادة المحترمون، اني متوجه إلى يوتا...
    Bowdoinham'a doğru gidiyorum. Open Subtitles إني متوجه إلى بودوينهام.
    Ben gidiyorum. Open Subtitles أنا متوجه إلى المستودع
    Levin... Arkadaşlarıyla ve iş ortaklarıyla görüşmeye gidiyorum. Open Subtitles -أنا متوجه إلى الميدان للتحقيق مع الأصدقاء والزملاء .
    Whip de eve gidiyorum dedi herhalde. Open Subtitles أعتقد أن (ويب) قال أنه كان متوجه إلى المنزل أيضاً
    İran sınırını geçtim, bu akşam gün batımında Habala bölgesine gidiyorum mağaralar ağının yok edilmesini emrettikleri yere. Open Subtitles أنا للتو عبرت الحدود الإيرانية متوجه إلى منطقة (هابالا) حيث أمروا بتدمير مجموعة من الكهوف عند غروب الشمس هذه الليلة.
    Teçhizatsız ve desteksiz bir memurumuz oraya gidiyor, o yüzden derhal yollayın! Open Subtitles لدينا ضابط غير مسلح وغير مدعوم متوجه إلى هناك ، لذا أرسلها الآن
    - Los Angeles'a gidiyor olmalısınız. - Bunu nereden biliyorsunuz ? Open Subtitles لابد أنك متوجه إلى لوس انجلوس - كيف علمتى بهذا؟
    Jim'i ben bulurum. Helen muhtemelen helikoptere gidiyor. Open Subtitles أنا سأعثر على "جيِم" من المحتمل أنها متوجه إلى مروحيتها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد