Bu kazanın nasıl meydana geldiğini öğrenmemi ve bu büyük davanın baltalanmasına hangi çalışanın karışmış olabileceğini araştırmamı istedi. | Open Subtitles | معرفة كيف حصلت الحادثة وأي موظف قد يكون متورطاً في إضعاف هذا التحقيق الجنائي الكبير |
Yardım eden kişi soyguna karışmış olabilir mi diye düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تعتقد أن من ساعدها قد يكون متورطاً في السرقة ؟ |
İkimiz de bu işin içinde duygularının olmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | أنت وأنا نعرف أنك لست متورطاً في هذا الأمر أنت تريد المال فقط |
Soneji'nin MTA tren olayına karıştığını ne teyit ne de inkar edebilirim. | Open Subtitles | لا يمكننى أن أؤكد أو أنفى ما إذا كان سونجى متورطاً في حادثة القطار أم لا |
Bana çok yakın biri kötü bir şeye karışmış olabilir diye endişeliydim. | Open Subtitles | لقد كنت قلقة حقاً ان هناك شخصاً مقرباً لي ربما يكون متورطاً في شيء سيء |
Rev'in kaçırma olayına karışmış olabileceğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | نظن الكاهن متورطاً في عملية إختطاف |
Bugün bir hastam bana, bir arkadaşının orkestradaki cinayete karışmış olduğundan şüphelendiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرني أحد مرضاي اليوم بأنه ...يشك في كون صديق له قد يكون متورطاً في جريمة القتل .التي وقعت بالأوركسترا |
Sence Shah, veri sızıntısına karışmış olabilir mi? | Open Subtitles | "هل تعتقدانِ بأنَّ "شاه كان متورطاً في هذا الإختراق؟ |
Bu adamın işin içinde olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | وأنا أعتقد بأن هذا الشخص قد يكون متورطاً في الأمر |
Ya evin sahibi olduğunu ve bu işin içinde olduğunu? | Open Subtitles | هل كنتِ تعرفين أنه يملك منزل (غايغر) كما كان متورطاً في الاحتيال أيضاً؟ |
Ethan Whitehorse'un bu işin içinde olabileceğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | يُعتقد أن (إيثان وايتهوس) قد يكون متورطاً في الأمر |
Evet, bu adamın şu kaçırma olayına karıştığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | نعم ، ذلكٌ هو الشخص أعتقدتُ بأنهُ متورطاً في عملية الخطف |