Psikolojik yaralanmalardan korunmak amacıyla kullanabileceğimiz, bilimsel olarak kanıtlanmış teknikler olmasına rağmen kullanmıyoruz. | TED | ومع ذلك، رغم أن هناك طرق مثبتة علميًا بإمكاننا استخدامها لمعالجة الإصابات النفسية، لا نفعل ذلك. |
Her şeyi değiştirirler, bu kanıtlanmış bir gerçek. | TED | فهم يستطيعون تغيير كل شيء، تلك حقيقة مثبتة. |
Kadınları puanlama konusunda tam olarak kanıtlanmış bir metodum var. | Open Subtitles | لدي نظريات مثبتة أستخدمها في تصنيف النساء |
Evet, bilimsel olarak ispatlanmış bir gerçek. | Open Subtitles | - نعم ، انها حقيقة علمية مثبتة - آوو .حسناً |
İspatlanmış bir şey yok. | Open Subtitles | وهذا هو غير مثبتة. |
Çünkü bildiğiniz gibi, kaynağım bana kanıtlanmış cinsel ilişki iddiaları ile geldi. | Open Subtitles | لأنك على علم أن أحد المصادر أتى إلي بمزاعم مثبتة بأدلة عن سلوك جنسي. |
Bunu kanıtlanmış teknolojilerle, | TED | يمكننا القيام بذلك بتقنية مثبتة. |
Bu bir gerçektir. kanıtlanmış bir gerçek. | Open Subtitles | تلك حقيقة، حقيقة مثبتة. |
kanıtlanmış bir gerçek. | Open Subtitles | إنها حقيقة مثبتة |
Bu kanıtlanmış bilimsel bir gerçek. | Open Subtitles | إنها حقيقة علمية مثبتة |
Şimdi, burada uzun bir süre kalmayacağız nasıl olsa, ama hayatımızın yarısını düşünceler içinde kaybolmuş bir şekilde ve muhtemelen oldukça mutsuz geçirmek, bilmiyorum, bu sadece biraz trajik görünüyor, aslında, özellikle de bununla ilgili bir şey yapabilecekken, pozitif, gerçekçi, ulaşılabilir, bilimsel olarak kanıtlanmış bir teknik varken, ve bu teknik sayesinde daha sağlıklı, farkında ve daha az dalgın bir zihne sahip olabiliriz. | TED | في الحقيقة نحن لا نعيش لفترة طويلة و أن ننفق ما يقارب من نصف حياتنا في التفكر ويحتمل أن نكون تعساء جراء ذلك لا أعلم ، ولكن يبدو لي الأمر كمأساة ، حقاً هو كذلك ، خاصة عندما يكون هناك ما يمكن أن نفعله حيال ذلك، عندما يكون هناك تقنية إيجابية، عملية، قابلة للتطبيق ، و مثبتة علمياً يمكن استخدامها تسمح لعقولنا بأن تغدو أكثر صحية و أكثر وعياً و أقل تشتتاً |
Bilimsel olarak ispatlanmış bir gerçek. | Open Subtitles | - حقيقة علمية مثبتة ؟ - نعم |