| Bence çok seksi gözüküyor, ve sizin giysi kurallarınız berbat. | Open Subtitles | أظنها تبدو مثيرة جداً وأظن أن معايير زيك تبدو رديئة |
| çok seksi görünüyorsun... Daha sık böyle giyinmelisin. | Open Subtitles | تبدين مثيرة جداً يجب عليك التعود على ارتداء هذه النوعية من الملابس |
| Vishwas Prajapati. çok ilginç bir hikaye. 3 yıl önce, görebiliyordu. | Open Subtitles | فيشواس براجاباتي قصة مثيرة جداً , كان يرى قبل ثلاثة سنوات |
| Bu işlenmemiş verileri alıp çok ilginç şekillerde kullanabiliriz. | TED | ويمكننا أن نأخذ كل تلك البيانات الخام ونتعامل معها بطرق مثيرة جداً للاهتمام. |
| Spor barına gittim ve gerçekten çok ateşli bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ في حانةِ الألعاب الرياضيةَ، وأنا قابلتُ هذا حقاً، إمرأة مثيرة جداً. |
| sen arabayı Çok heyecanlı kullanıyordun. değil mi? | Open Subtitles | أنت كنت تقود السيارة مثيرة جداً ،أليس كذلك؟ |
| Seksisin. Çok seksisin... ... ve seksi olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ مثيرة , مثيرة جداً وتعلمين بأنكِ مثيرة |
| Hiç idmanlı değilsin ve o da senin için çok seksi. | Open Subtitles | إنك خارج التدريب وهي تبدو مثيرة جداً بالنسبة إليك |
| Şu sıralar çok seksi görünüyor. Onu sarhoş edip, tavlamayı düşünüyorum da. | Open Subtitles | إنها تبدو مثيرة جداً للغاية ، لذا فكرت بأن أجعلها تثمل ثم أحاول إغوائها |
| Bu odada, kızıl saçlarınla çok seksi görüneceksin. | Open Subtitles | بشعركِ الأحمر، ستبدين مثيرة جداً في هذه الغرفة |
| Kızmana bayılıyorum, çok seksi oluyorsun. | Open Subtitles | أحب هذا عندما تغضبين تُصبحين مثيرة جداً. |
| Evet ama taksiden düşerken çok seksi görünüyordun. | Open Subtitles | أجل، و لكنكِ كنتِ مثيرة جداً بوقوعكِ من السيارة الاجرة |
| Çocuk çok seksi, Molly o kadar seksi olmasa da herkes onun mutlu olduğunu görmek istiyor. | Open Subtitles | .أعني، هو مثير جداً .و الجميع يريد أن يراها سعيدة رغم أنها ليست مثيرة جداً |
| Ve bu malzemeyi, deriyi, temelden yetiştirdiğimiz için, özelliklerini çok ilginç şekillerde kontrol edebiliriz. | TED | و لأننا نتدخل في عملية صناعة هذا الجلد من البداية إلى النهاية يمكن أن نتحكم بخصائصه بطرق مثيرة جداً للاهتمام. |
| Viski %40 oranında alkol içerir ve alkol çok ilginç bazı özelliklere sahiptir. | TED | الآن، الويسكي يحتوي على 40 في المائة كحول، وقد حصلت الكحول على بعض الخصائص مثيرة جداً للاهتمام. |
| Sorduğuna sevindim. Aslında, bu çok ilginç bir hikâyedir. | Open Subtitles | أنا مسرور لسؤالك، في الحقيقة إنها قصة مثيرة جداً |
| Amerikan iş dünyasının geleceğiyle ilgili teorileriniz çok ilginç. | Open Subtitles | نظرياتك عن الأعمال الأميركية في المستقبل كانت مثيرة جداً للإهتمام |
| Hayır, ama 90' ına giden biri için çok ateşli görünüyorsun. | Open Subtitles | لا ، لكن بالنظر لأنكِ تقتربين منالتسعينعاماًالآن... فأنتِ تبدين مثيرة جداً |
| Demek istediğim, bu o şey filmlerden... yani o filmde çok ateşli ama aynı zaman da film de güzel. | Open Subtitles | أقصد, هذاأحدالأفلامالتي .. أعني .. هي مثيرة جداً لكنه أيضاً فيلم جيد |
| Evlenmeden önce biliyorsun, Çok heyecanlı bir hayat sürdürürdüm. | Open Subtitles | أتعلم، قبل أن أتزوج قُدت حياة مثيرة جداً |
| Çok seksisin ve seni cennete götürürken, yaptığın mimiklere bayılıyorum. | Open Subtitles | أنتِ مثيرة جداً وأنا أحب الأوجه المذهله التي تصنعينها عندما اضاجعك جيداً |
| Kızıl saçlarınla bu odada çok çekici görüneceksin. | Open Subtitles | بشعركِ الأحمر، ستبدين مثيرة جداً في هذه الغرفة |
| Ne kadar, ateşli de olsa! | Open Subtitles | مع انها مثيرة جداً |
| Eee, şu Heather Holloway, oldukça ateşli olmuş olmalı. Evet. | Open Subtitles | إذاً، هذر هولواي هذه هي لا بد وأن تكون مثيرة جداً. |
| Yani onu elde etmemde senin bir yardimin olmadigi için, süper seksi bir kizi elimin tersiyle iteyim diyorsun? | Open Subtitles | إذن، أنت تريدني أن أتخلى عن فتاة مثيرة جداً لأنك لم تعرفني عليها؟ |