İri, yağlı, kıvırcık saçlı, küçük, gaddar gözleri ve siyah gözlüğü var. | Open Subtitles | ضعيف البنية, ذو شعر مجعد, و عينا صغيرتان, و يضع نظارات شمسية. |
Orta boylu, biraz tombul, kumral kıvırcık saçlı. Hatırladın mı? | Open Subtitles | نوعا ما سمين أشقر , شعر مجعد , أتذكرين ؟ |
Hepimizin kıvırcık saçlı koca ve popolu olduğunu mu sanıyordun? | Open Subtitles | ماذا؟ كنت أعتقد أن لدينا جميعا شعر مجعد والحمار كبيرة؟ |
Bu Hollandalı, kıvırcık saçlı tombul adam -- neden ıslık çalıyor? Aslında, yaklaşık dört yaşımdan beri ıslık çalıyorum. | TED | ما هذا السمين , شاب ذو شعر مجعد من هولندا لماذا يصفر ؟ حسنا , في الحقيقه أنا أصفر منذ أن كان عمري أربع سنوات |
Uzun, kıvırcık, siyah saçları ve kot ceketi vardı. | TED | كان شعرها مجعد طويل اسود ترتدي جاكيت جينز ازرق |
Alt tarafta doğal, kıvırcık saçın var, üstündeyse sahte bir halı. | Open Subtitles | لديك شعر مجعد طبيعي بالأسفل، وذلك البساط الزائف فوقها. |
Çok güzel kıvırcık kumral saçları olan biri. | Open Subtitles | ثلاثة أربعة من ذلك فقط ثدي صافي. جميلة، شعر بني مجعد |
Biraz ıslanırsa iyice kıvırcık oluyor ve zapt edemiyorum. | Open Subtitles | إذا يَحْصلُ على الرطوبةِ حتى، هو شعر مجعد خارج ويُصبحُ صعب جداً. |
Yatak kıvırcık saçlarla kaplıydı. | Open Subtitles | كان السرير ، مثل ، غطت مع كل هذه الدولة الصغيرة الواقعة يذكر مجعد الشعر. |
Yani, o futbol takımında oyun kurucuydu ben ise kıvırcık saçlı tuhaf bir burnu olan çömezin biriydim. | Open Subtitles | اعني , انه كان يترأس فريق كرة القدم وانا كنت مبتدئة متواضعة بشعر مجعد وانف مضحك |
Yaklaşık 1.65 boyunda, kıvırcık kahverengi saçlı ela gözlü, sahte topaz bilezik takıyor. | Open Subtitles | حوالي 5'2 "، مجعد الشعر البني ، عسلي العينين ، توباز قلادة وهمية. |
1930'ların kıvırcık, sarı saçlı çocuk yıldızı. | Open Subtitles | طفلة نجمة من الثلاثينات مع شعر أشقر مجعد. |
Japonya'da kıvırcık saçlı ve dudakları boyalı kadınlar fahişe midir diye soruyor. | Open Subtitles | إنها تسأل هل أي امرأة ذات شعر مجعد وتضع أحمر شفاه تُعتبر عاهرة؟ |
Yo, yo, onu tanıyorsun kumral, kıvırcık saçlı ve humus gibi kokuyor. | Open Subtitles | لا, لا, لا, انت تعرف ذلك الرجل لونة برتقالى, شعرة مجعد, رائحتة مثل الحمص |
Bana babanı hatırlatıyordu. kıvırcık siyah saç, esmer ten, Soğuk Savaş aksanı. | Open Subtitles | أنت تذكرني بوالدك كثيرا شعر مجعد أسود , جلد زيتي |
"1,73-1,78 boylarında. siyah kıvırcık saçlı, kirli sakallı." | Open Subtitles | الطول 5.8 إلى 5.10 شعر بني مجعد ، لديه القليل من الشعر في الذقن |
Sen de masasının üzerinden kırışık kıç izi silen biri olmamalısın. | Open Subtitles | وأنت لا يجب أن تسمح لرجل مجعد أن تلامس مؤخرتة مكتبك |
Ve saçları kıvırcıktı, bütün o gençler gibi. | Open Subtitles | . و كان شعره مجعد مثل ما يرتديه باقي الأولاد |
Curly. | Open Subtitles | إنها مسرحية للدمى توتليس، مناقير، مجعد |
Ütüsüz gömlek giyiyorum ve bu hafta saçımı taramayı unuttum. | Open Subtitles | أنا أرتدي قميص مجعد و نسيت أن أمشط شعري هذا الأسبوع |
Kısa, permalı. | Open Subtitles | شعر مجعد قصير |
Ama bir problem var! En büyük devin en sevdiği gömleği Buruşmuş! | TED | ولكن هناك مشكلة... قميص العملاق الأكبر المفضل مجعد! |
bukleleri var, çok tiz bir sesi var ve beni çağırıyor. | Open Subtitles | شعرها مجعد.. وصوت عالي النبرة, وهي.. تقوم بمناداتي |
Kıvır kıvır sarı saçlı bir bebeğim olsun isterdim. | Open Subtitles | أرغب بأن أحظى بطفل بشعر أشقر مجعد. |
Buruşuk, kırış kırıştı. Büyük babam gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كان مجعد و يشبة جدى |