ويكيبيديا

    "مجمّدة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • donmuş
        
    • dondurulmuş
        
    • buz
        
    • dondu
        
    • donduruldu
        
    • dondurucuda
        
    - Çünkü senin lanet masalın ve mutfağımızda canlı ve donmuş bir şekilde duruyor. Open Subtitles لأنها قصتك الخرافية و هي حية و مجمّدة في مطبخنا
    Soğuk, uzak, bir resimde donmuş gibi. Open Subtitles باردة، غير ودية، وكأنني مجمّدة في بعض الصور؟
    Bir paket donmuş bezelyenin şişliği indirmede yardımı dokunurdu. Open Subtitles مرحبا، كيف الساقين؟ تعرفي، كيس بازلاء مجمّدة من شأنه أن يُخفف الورم.
    dondurulmuş hesapları açmak ne kadar uzun sürer bilirim. Open Subtitles فأنا على علم كم يستغرق الأمر لتسييل أصول مجمّدة
    Leziz, buz gibi bira. İhtiyar Burns'ün yanında otururken bir işime yaramaz ki. Open Subtitles بيرة مجمّدة لذيذة، ما أروع الجلوس بجانب رئيسي
    bütün bir köy bunun içinde dondu. Open Subtitles وفي هذه توجد قرية كاملة مجمّدة بداخلها
    Hesaplarımız donduruldu.. Open Subtitles حساباتنا مجمّدة.
    Şimdi yiyemeyeceği şeyleri derin dondurucuda saklıyor. Open Subtitles ما يعجز الشَرَه عن تناوله الآن، يُخبأه في مجمّدة الطعام
    Ama yine teoride o donmuş bir baştı zaten. Open Subtitles لكن نظرياً، يجب أن يبقى رأساً مجمّدة.
    - Biliyorum. Lazanyamın donmuş olduğunu söylesen kimse inanmaz evet. Open Subtitles -أعلم، لا أحد سيصدّق أنّ اللازانيا مجمّدة
    Ne kadar bir süredir donmuş olduğumu kimse bana söylemedi. Open Subtitles لم يخبرني أحد كم من الوقت بقيتُ مجمّدة.
    Sarmısak, Tom Collins karışımı, donmuş ekmek parçaları-- Open Subtitles قرنفل ، خلطة (توم كولنز) قشرة فطيرة خارجية مجمّدة
    donmuş pizza var. Open Subtitles هناك بيتزا مجمّدة
    Kız korkudan donmuş! Open Subtitles بسكويتات الوفل! هي مجمّدة بالخوف!
    Mars donmuş bir çöl. Open Subtitles المريخ أرض قاحلة مجمّدة
    donmuş ölü Bayan Nugent'ın fotoğraflarını gösterdiler. Open Subtitles عرضوا صوراً للسيّدة (نوغنت) الميتة وهيّ مجمّدة
    donmuş bezelye torbası en iyisi. Open Subtitles كيس بازلاء مجمّدة أو ما شابه.
    Evet, bir tanesinin iç çamaşırında dondurulmuş bezelye var. Open Subtitles أجل، وأحدهم يضعُ بازلاّء مجمّدة في لباسه الدّاخلي.
    Biliyorum yılın bu dönemlerinde dondurulmuş veriyorlar ama... Open Subtitles أعلم إنها تصبح مجمّدة فيهذاالوقتمنالعامولكن..
    - Apış aramda dondurulmuş bezelye var. Open Subtitles لديَّ بازلاّء مجمّدة بين ساقاي. ماذا؟
    Yakında elmaslar benim olacak ve ben de bu iğrenç yeşil gezegeni muhteşem bir buz kütlesine döndürebileceğim. Open Subtitles قريباً, الالماس سَيَكُونُ لي و سَأكُونُ قادرا على تحويل هذا الكوكبِ الأخضرِ القبيحِ إلى ارض مُقفَرّة مجمّدة رائعة.
    - Ayaklarım dondu. Open Subtitles - أقدامي مجمّدة. - أَشعر بالبروده
    - Hayır. Yani donduruldu. Open Subtitles -كلا، أعني مجمّدة
    Bir dondurucuda olabilirsin dostum, ama o dondurucu Kafe Volga'da değil. - Ne? Open Subtitles قد تكون بدّاخل مجمّدة" "ولكن ليس بمقهى "فولجا".

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد