Benim de beşte gitmem gerekiyordu ama çok iyi bir avukatım var. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أرحل في الخامسة ، لكن لدي محامٍ ذكي .. |
Biliyorsunuz... sizinle gönüllü olarak... avukatım olmadan konuşuyorum. | Open Subtitles | كما تعلمان ، أنا أتحدّث إليكما عن طيب خاطر بدون حضور محامٍ |
Geçtiğimiz on yılda Avrupa'da yaşıyordum, ama artık Amerikalı bir avukata ihtiyacım var. | Open Subtitles | لقد كنت في أوربا ..في آخر عشر سنوات لكن الآن أريد محامٍ أمريكي |
Ailesi ve avukatı geldiler. Ya suçlayacağız ya da çıkacak. | Open Subtitles | عائلتها هنا مع محامٍ إمّا أن نتهمها أو نطلق سراحها. |
Ne bir telefon açmama ne de bir avukatla görüşmeme izin verdiler. | Open Subtitles | لم يُسمح لي بمكالمة على الإطلاق. ولم يحضُر أي محامٍ على الإطلاق. |
Bir avukatın varsa, çağırsan iyi edersin. | Open Subtitles | إذا كان لديك محامٍ فمن الأفضل أن تتصل به |
Sen güçlü ilkeleri olan bir avukatsın, ama hiçbir siyasi desteğin yok. | Open Subtitles | آرثر، إنهم يريدونك. أنت محامٍ ذو مبادئ وليس لك انتماءات سياسية. |
Albino genleri taşıyorum ve şansa bakın ki aynı zamanda gazeteci ve avukatım. | Open Subtitles | عائلتي مصابةٌ بالبهاق ولسوء حظك.. أنا صحفي و محامٍ |
avukatım olmadan seninle bir daha asla... konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريدُ التحدثُ لكِ مرةً أخرى، بدون محامٍ |
- ...çünkü ben de çok sağlam bir avukatım. | Open Subtitles | كان يتوجب علي المعرفة لأني أنا كذلك محامٍ رائع |
Rüşvet soruşturması da yargıçlara rüşvet veren bir avukata dayanıyor. | Open Subtitles | والتحقيق بشأن الرشاوى حدث بسبب محامٍ كان متهمًا برشوة قضاة |
Senden boşanacağım. Şu kafandaki kanama durur durmaz bir avukata gideceğiz. | Open Subtitles | حالما تتوقّف عن النزيف من رأسك، سنذهب إلى محامٍ |
Gidecek bir yerimiz olmadığını biliyor. Zengin bir avukata ihtiyacımız Olduğunu da biliyor. | Open Subtitles | عرف أنّه ليس لدينا أيّ مكان آخر يمكننا اللجوء إليه، كان يعلم أننا بحاجة محامٍ ماكر، |
Bu adamın istediği gibi bir tezgâh kurup sizi suçlayabilecek bir avukatı var. | Open Subtitles | هذا الرجل لديه محامٍ يمكنه أن يرفع تهماً بالطريقة التي يريدها |
İlk olarak, sana en pahalı avukatı tutacağım. Fark edeceğini sanmam, ama teşekkür ederim. | Open Subtitles | بدايةً، سأعيّن لك أفضل محامٍ يُمكن للمال أن يشتريه . لست متأكداً من أنّ ذلك يهم لكن، شكراً لك |
FBI O'nu arayıp, yanında avukatı olmadan bir kafede buluşması için kandırmaya çalıştığında daha da çok korkmuştu. | Open Subtitles | كان مرتعبًا أكثر بعد أن اتّصل به مكتب التحقيقات الفدرالي على الهاتف محاولين إقناعه بلقائهم على مقهى بغير محامٍ |
Sanırım ilk önce avukatla konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أظن أن علينا في البداية أن نتكلم مع محامٍ. |
Bir avukatla konuştum. Milyonlarca dolarlık dava açıyoruz. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع محامٍ, سنرفع دعوة قضائية بالملايين |
Seni içeri alabilirdik, ama avukatın gelir çıkarır ve biz de zamanımızı boşa harcamış oluruz. | Open Subtitles | بوسعنا إعتقالك، لكنكَ لن تتحدّث سوى بوجود محامٍ وسنهدر الكثير من الوقت |
Demek istiyorumki,sen bir avukatsın,Tanrı aşkına. | Open Subtitles | أنت محامٍ يا رجل كيف تسمح بأن يمر هذا؟ |
Eğer istediğin bu ise iyi bir avukat bulman için sana yardım ederim. | Open Subtitles | إذا كان ذلك ماتريد فعله, أستطيع إيجاد محامٍ لك للدخول بالأمر. ماذا ؟ |
Genç bir avukat, daima aç bir avukattır. | Open Subtitles | المحامي الصغير دائماً محامٍ متحمس |
Jürinin de sahte bir avukattan daha fazla nefret ettiği bir şey varsa, o da dul kadınları ve çocukları soyan bir sigorta şirketidir. | Open Subtitles | ولو كانَ هنالكَ شيء يكرهونه هيئة المُحلّفين ، أكثر من محامٍ محتال فهو أن شركة تأمين .تسرق أرامل وأطفالهم |
Kendisi hem avukatlık hem de doktorluk mu yapıyor? | Open Subtitles | هل هو طبيب و محامٍ ؟ هل أصدر إختبارات طبية ؟ |
İyi bir Avukatınız olduğundan şanslısınız, ihtiyacınız olacak. | Open Subtitles | معكِ محامٍ ممتاز ..ستحتاجين إليه |
Robbins başarılı bir avukattı ve eminin Bayan Gower'ın da yatırımı vardı. | Open Subtitles | روبينز) محامٍ ناجح) وأعتقد بأن السيدة (جاور) لديها صندوق إستئماني |
Çünkü şehirdeki bütün avukatlar sizi büyülemeye çalıştı, ve siz hala büyük balo için bir partner arıyorsunuz, çünkü onlar sizin ne aradığınızı bilmiyorlar. | Open Subtitles | لأن كلّ محامٍ بهذه المدينة حاولَ بأن يبهركَ، لكنكَ لازلت تبحث عن محامٍ أفضل لك، لأنهم لايعرفون ماتبحثُ عنه. |
Bir politikacı bir avukatımız var. | Open Subtitles | لدينا سياسي,محامٍ |
Fakat öncelikle Avukatımla konuşmak ve federal bir savcıyla düzenlemeleri yapmak istiyorum. | Open Subtitles | ولكن أولاً : أريد التحدّث مع محامٍ وإتّخاذ الترتيبات اللازمة مع المدّعي العام |