Peki, Bob, geleceği çok iç karartıcı olarak buluyorum. | Open Subtitles | حسناً يا (بوب) أنا أرى أن المستقبل محبط جداً لكي نفكر فيه |
Buradaki yağmur çok iç karartıcı. | Open Subtitles | المطر في الريف محبط جداً |
Hayal kırıklığına uğramıştım, ama yine de birkaç yılda bir filmi izliyordum. | Open Subtitles | كنت محبط جداً من الفيلم ومع ذلك كنت أشاهده كل بضعة سنوات |
- Hala deli, söylediğim için kusura bakma... - Hayal kırıklığına uğramışsındır. | Open Subtitles | ما زالت مجنونة ، ويؤسفني إبلاغك بهذا فهو أمر محبط جداً |
Kardeşim Hayal kırıklığına uğrayacak. Onu kafaya taktık. | Open Subtitles | سوف يكون أخي محبط جداً نحن مهووسون به |
Hayal kırıklığına uğradım. | Open Subtitles | حسناً , أنا محبط جداً |
Dr. Wells Hayal kırıklığına uğradım. Yani, ikiniz de kendinizden utanmalısınız. | Open Subtitles | دكتور (ويلز) هذا محبط جداً يجب أن تخجلا من نفسكما |
Dr. Wells Hayal kırıklığına uğradım. Yani, ikiniz de kendinizden utanmalısınız. | Open Subtitles | دكتور (ويلز) هذا محبط جداً يجب أن تخجلا من نفسكما |
- Babanı Hayal kırıklığına uğrattın. | Open Subtitles | - والدك محبط جداً يا "سام". |