Ama gökdelenler yaptıktan sonra, benim için önemsiz bir benzin istasyonu yapmayacağınızı sanıyordum. | Open Subtitles | لكنى كنت أخشى أنك قد لا تبنى محطة بنزين عديمة الأهمية من أجلى، بعد أن شيدت ناطحات السحاب |
1,5 km aşağıdaki yolda bir benzin istasyonu var. | Open Subtitles | هناك محطة بنزين . على بعد ميل أسفل الطريق |
Ona buralarda başka benzin istasyonu olup olmadığını sormalıydık. Varsa bile, bize söyler miydi sence? | Open Subtitles | لابد ان نسأله ان كان هناك محطة بنزين أخرى هنا |
Sadece arabaya ihtiyacım var. Beni en yakın benzin istasyonunda indirebilirsin. | Open Subtitles | أحتاج إلى توصيلة وحسب يمكنك إنزالى عند أقرب محطة بنزين |
Eski bir benzin istasyonunun yanında küçük bir aile işletmesi menü tamamen japonca. | Open Subtitles | مكان رطب وصغير الذي يعمل بجانب محطة بنزين قديمة قائمة الطعام كلها باليابانية |
Buralarda bir benzinci var mı, biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف إذا كان هناك محطة بنزين قريبة من هنا؟ |
Ve benzinlik görürsen kenara çeker misin? | Open Subtitles | وإذا مررنا على محطة بنزين هل يمكنك أن تتوقف حينها ؟ |
İkinci gelirse bir restoranda benzincide... ya da ormanlık bir alanda duracağız. | Open Subtitles | فى حالة الحاجة لمرة اخرى, سنقف عند اقرب استراحة, محطة بنزين او منطقة مشجرة. |
Çölün ortasında bir benzin istasyonu açmak istiyordum. | Open Subtitles | كنت أفكر فى أن أفتح محطة بنزين فى الصحراء |
Garajda doldur. Buralarda benzin istasyonu bulamazsın. | Open Subtitles | أملئها من المرآب لن تجد محطة بنزين لأميال |
Burası benzin istasyonu değil. Burası modern bir laboratuvar. | Open Subtitles | لست محطة بنزين , هذا مختبر متطور وانا المسؤول عنة |
Sanırım birkaç mil önce bir benzin istasyonu görmüştüm. | Open Subtitles | أعتقد رَأيتُ محطة بنزين . قبل بضعة أميالِ |
Bir kasaba veya benzin istasyonu geçmeliydik otel, yol ayrımı veya dönemeç geçmeliydik! | Open Subtitles | احنا لاذم نمر من هنا على مدينة او محطة بنزين فندق او تقاطع طرق او ملتقى طرق او اى شىء |
Tahmin edeyim.Yoldan çıktın ve Bir benzin istasyonu arıyorsun Yo. Yo. | Open Subtitles | دعني احزر ، نزلت عند الطريق السريع وكنت تبحث عن محطة بنزين |
Paul Cabot adında biri tarafından benzin istasyonunda kullanılmış banka kartı. | Open Subtitles | انه إيصال بطاقة مصرف إلى محطة بنزين مستعمل من قبل رجل سمى بول كابوت جيد. |
Sen benim oğlumsun. Hayır, sen oğlunu 7 ay önce benzin istasyonunda bıraktın. | Open Subtitles | لا ، لقد تركت أبنك عند محطة بنزين قبل سبعة أشهر |
Memur bey, en yakın benzin istasyonunun nerede olduğunu söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | معذرة أيها الضابط، هلا تخبرني أين أقرب محطة بنزين ؟ |
Orada bir benzinci var ve bir taksi seni bekliyor olacak. | Open Subtitles | توجد محطة بنزين وستكون هناك سيارة أجرة تنتظركِ |
Bir çiftlik, benzinlik falan olması gerek. | Open Subtitles | جب أن يكون هناك مزرعة , محطة بنزين أو أي شيء |
İkinci gelirse bir restoranda benzincide... ya da ormanlık bir alanda duracağız. | Open Subtitles | فى حالة الحاجة لمرة اخرى, سنقف عند اقرب استراحة, محطة بنزين او منطقة مشجرة. |
Tamam, benzin istasyonuna. | Open Subtitles | حسناً، أنا أحتاج محطة بنزين |
Ama nasıl olduysa o ceset bir kamyon çaldı ve benzin istasyonunu havaya uçurdu. | Open Subtitles | وجدوا جسد رامبو لقد سرق شاحنة جيش و فجر محطة بنزين فى الناحية الآخرى من البلدة |
Girdiğim en boktan benzin istasyonuydu. Neresi ki burası zaten? | Open Subtitles | هذه أسوأ محطة بنزين ذهبت لها يومًا أين يقع هذا المكان أصلًا؟ |
Kurbanın aracı evinden 15 km kadar uzakta bir benzin istasyonundan ayrılmış ve 2. | Open Subtitles | سيارة الضحية تم رصدها تغادر محطة بنزين على بعد 10 أميال من منزلها تسافر غربا على الطريق السريع، يبدو تَوَقّف للتزود |