| Bridget böyle harika bir yüzücü ile evlendiği için çok şanslı. | Open Subtitles | بريجيت" محظوظه جداً لانها " ستتزوج من هذا السباح الماهر |
| Herkes Bridget'e çok şanslı olduğunu, çünkü senin iyi biri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | اتعرفون ، الجميع يقولون دائماً ...ان "بريجيت" محظوظه جداً لانك فتى لطيف |
| Ama işin özüne gelince çok şanslı bir aileydik. | Open Subtitles | لكن في نهاية الأمر ... نحن عائله محظوظه جداً |
| Di, çok şanslı birisin. | Open Subtitles | ديانا " انتي محظوظه جداً" |
| - Amy çok şanslı bir kız. | Open Subtitles | -ّ"ايمي" فتاه محظوظه جداً |