O kızım olmadığı için şanslısın, yoksa burada olmazdın. | Open Subtitles | أنت محظوظ أنها ليست ابنتي والاّ فلن تكون هنا |
Alın onu! Seni öldürmediği için şanslısın. | Open Subtitles | أنت محظوظ أنها لم تقتلك على الأقل التكنولوجيا هناك |
Sana bu kadar katlandığı için şanslısın. Öyle mi? | Open Subtitles | أنت محظوظ أنها تصبر عليك كما تفعل. |
Gözüne girmediği için şanslısın. | Open Subtitles | أنت محظوظ أنها لم تفقع عينك |
Atardamara denk gelmediği için şanslısın. | Open Subtitles | أنت محظوظ أنها لم تصب الشريان |
- Aradığı için şanslısın, iyi ki sen aramadın. | Open Subtitles | -أنت محظوظ أنها اتصلت بي بدلاً منك |
İyi biri olduğu için şanslısın. | Open Subtitles | أنت محظوظ أنها شخص لطيف |
Ölmediği için şanslısın. | Open Subtitles | انت محظوظ أنها ليست ميتة. |
Seni öldürmediği için şanslısın. | Open Subtitles | -أنت محظوظ أنها لم تقتلك |