ويكيبيديا

    "محفظته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • cüzdanını
        
    • Cüzdanı
        
    • Cüzdanında
        
    • cüzdanına
        
    • cüzdanından
        
    • cüzdanının
        
    • para
        
    • cüzdan
        
    • cüzdanın
        
    • portföyünü
        
    • Cüzdanlarını
        
    • cüzdanındaki
        
    • cüzdanındaydı
        
    Ya da akşam yemeğine davetli bir konuk, yemekten sonra cüzdanını çıkartarak size yemeğin parasını ödemeyi teklif ederse, bu da fazlasıyla garip bir durum olur. TED أو إذا قام ضيف مدعو للعشاء بعد الوجبة باخراج محفظته وعرض دفع مبلغ الوجبة، ذلك يمكن أن يكون تصرف أخرق بالمثل.
    cüzdanını çöpe atarken yanlışlıkla onu da attığını söylemişti. Open Subtitles لقد قال أنهُ قام برميها بالخطأ بينما كان يرمي نفاية من محفظته
    Bu genç adam evde yatağında yattığından öyle emindir ki saatini, cüzdanını, mendilini etajer sanarak, anıtın alevinin yanına koymuştur. Open Subtitles الشابّ الحزين, كأنّما كان على فراشه وضع ساعته، محفظته ووشاح عنقه
    Pazartesi burada bir adam tartaklanmış. Cüzdanı ve arabası çalınmış. Open Subtitles في يوم الاثنين شخص تم ضربه هنا محفظته وسيارته سرقت
    Ben zaten İskoçyalıyım. Cüzdanı boş olmayan çünkü Cüzdanı bile olmayan birini tanıyorum. Open Subtitles أنا أعرف شخصاً محفظته ليست فارغة، لأنه لا يملك واحدة.
    Cüzdanında kan vardı, ve sen de topalladığını gördüğünü söyledin.. Open Subtitles حسنًا، كانت هناك دماء على محفظته وقلتِ بأنكِ رأيتيه يعرج
    Gerçi ne olur ne olmaz, cüzdanına koydum bir tane. Open Subtitles لقد وضعت صورة في محفظته في حـــــال أنّه أحــــــــب ذلك.
    - Kes sesini tavuk ciğeri! Ona cüzdanını geri verdim. Bu yer ne kadar uzakta? Open Subtitles تراجع أيها الجبان , لقد اعدت له محفظته إليس كذلك كم يبعد هذا المكان ؟
    Belki de adam cüzdanını kaybetti ve suçu kıza attı. Open Subtitles ممكن أن يكون الرجل فقد محفظته هنا أو هناك
    Ben onu tutarım, sen de cüzdanını alırsın. Open Subtitles هيا. وسوف يعقد يديه وقدميه، كنت تأخذ محفظته.
    cüzdanını çıkarmış ve daha önce hiç yapmadığı üzere ona biraz para vermiş. Open Subtitles فأخرج محفظته و ناوله بعض النقود, و هو شيء قد قال بأنه ما كان ليفعله أبدا
    cüzdanını açtığı zaman, onu koyduğu yerde küçük bir iz farkettim. Open Subtitles عندما فتح محفظته لاحظت فراغ في الجلد حيث يحتفظ به
    Çamur banyosunda cüzdanını bulduk. Open Subtitles عرفنا ذلك من محفظته ما زال في حمامِ الطين
    Bilgisayarını, cüzdanını, cep telefonunu, arabasını bıraktı. Open Subtitles و ترك حاسوبه و محفظته و هاتفه الخلوي و سيارته
    Senden daha büyüktü ve Cüzdanı daha şişkindi ama doğrusu, canımı sıkmadığın zaman, bana onu hatırlatıyorsun. Open Subtitles كان أضخم منك و كانت محفظته أكبر لكن صدقني عندما لا تكون مزعجاً, تذكّرني به
    Cüzdanı ve kredi kartı fişi sorgu yargıcının yardımcısında. Open Subtitles مساعد الطبيب الشرعي لديه محفظته وفيها وصل البطاقة الائتمانية
    Cüzdanı hâlâ üstünde. para da duruyor. Notları yüksek. Open Subtitles محفظته ما زالت معه و فيها النقود,طالب ممتاز
    Cüzdanında 50 papel, Güneş gözlüğü ve birkaç anahtar. Open Subtitles وجدت في محفظته 50 دولار ، ونظارات وبعض المفاتيح
    Cüzdanında sadece genelev adresleri var. Open Subtitles انا الشئ الوحيد الذى وجدته فى محفظته كان قائمة باسماء خيوله
    Sabahtan beri orada duruyor ve yalandan cüzdanına uzanır gibi bile yapmadı. Open Subtitles إنها هناك منذ الأزل، وهو لم يحاول حتى تمثيل الاقتراب من محفظته.
    cüzdanından, bu saatte burada olmasını bildiren bir not çıktı. Open Subtitles كان هناك ملاحظة داخل محفظته أن قال أن أكون هنا في هذا الوقت كان اسمك عليها
    Peki, babana çantasını getirerek yardım ettiğimde cüzdanının çantasında olduğunu farkettim. Open Subtitles لقد ساعدت والدك بالحقائب لقد لاحظت ان محفظته كانت هناك
    Kimlik yok, cüzdan yok, anahtar yok, hiçbir şey. Open Subtitles ليس لدي هويته أو محفظته أو مفاتيحه أو أي شيء
    Tek bilmek istediğim cüzdanın neden bu adamın cebindeydi. Open Subtitles كلمااريدمعرفته هو ,لماذا وجدت محفظته في جيب الرجل
    Bir arkadaşım bir yılda portföyünü üçe katladı! Open Subtitles لي صديق ضاعف محفظته ثلاث مرات في سنة واحدة
    - Cüzdanlarını alın. Open Subtitles . إحضروا محفظته
    Sonra telefonundaki mesajlara ve cüzdanındaki makbuzlara baktı. Open Subtitles وعندئذٍ بمجرد النظر للرسائل التي على هاتفه والإيصالات التي في محفظته
    Aslında elinde değil, cüzdanındaydı. Open Subtitles لم يكن ممسكا بها حقّا، لكن مع قائمة للقتل داخل محفظته.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد